Mesajı Okuyun
Old 27-01-2007, 19:03   #9
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Aşağıdaki karar Sayın Karaca'nın önerisinin pratikte işe yaramayacağını göstermektedir. Davalı taraf davaların birleştirilmesini talep ederse ne olacaktır. Dava yine aynı hakimin önüne gelecektir.

İlk itirazda bulunulmaz ise yine kalınlaştırdığım bölüme göre geçici nafakaya hükmedilmeyecektir. Bu defa boşanma davasında dava tarihinden itibaren başlaması gereken yüklüce bir nafaka alacağından mahrum kalınacaktır.

Yapılması gereken şey, mümkün olduğunca fazla Yargıtay kararı sunarak talebi yinelemek; red olursa temyiz aşamasında bu hususların ısrarla dile getirilmesi, olacaktır. Hakimin açık yasa hükmüne rağmen bu tavrını anlamak mümkün değil...Hakimin redddini istemek mümkün mü?

Saygılarımla
Alıntı:
T.C.
YARGITAY
3. HUKUK DAİRESİ
E. 2004/9386
K. 2004/10842
T. 12.10.2004
• AYRI YERLERDE AÇILAN DAVA ( İki Davanın Ancak İlk İtiraz İleri Sürülmesi Halinde Birleştirilebileceği - Boşanma Davası İçerisinde Olmayan Bağımsız Açılmış Bulunan Nafaka Davasında Geçici Nitelikte Nafakaya Hükmedilemeyeceği )
• İLK İTİRAZ ( Ayrı Yerlerde Açılan İki Davanın Ancak İlk İtiraz İleri Sürülmesi Halinde Birleştirilebileceği - Boşanma Davası İçerisinde Olmayan Bağımsız Açılmış Bulunan Nafaka Davasında Geçici Nitelikte Nafakaya Hükmedilemeyeceği )
• NAFAKA DAVASI ( Boşanma Davası İçerisinde Olmayan Bağımsız Açılmış Bulunan Nafaka Davasında Geçici Nitelikte Nafakaya Hükmedilemeyeceği )
• DAVALARIN BİRLEŞTİRİLMESİ ( Ayrı Yerlerde Açılan İki Davanın Ancak İlk İtiraz İleri Sürülmesi Halinde Birleştirilebileceği )
1086/m.45
ÖZET : Ayrı yerlerde açılan iki davanın ancak ilk itiraz ileri sürülmesi halinde birleştirilmesine karar verilebilir. Ayrıca, boşanma davası içerisinde olmayan bağımsız açılmış bulunan bu davada geçici nitelikte nafakaya hükmedilmesi de doğru görülmemiştir.

DAVA : Taraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

KARAR : Davada, eş ve çocuk için hükmedilen önceki tedbir nafakasının artırılması istenilmiş; mahkemece şimdilik kaydı ile istem kısmen kabul edilerek nafaka artırılmış ve davanın taraflar arasındaki boşanma davası ile birleştirilmesine karar verilmiştir.

HUMK.nun 45. maddesine göre: "Aynı mahkemede görülmekte olan davalar, aralarında bağlantı bulunması halinde, davanın her safhasında, istek üzerine veya kendiliğinden mahkemece birleştirilebilir. "

Davalar ayrı mahkemelerde açılmış ise, bağlantı nedeni ile birleştirme talebi ikinci davanın açıldığı mahkeme önünde ilk itiraz olarak ileri sürülebilir. Birinci davanın açıldığı mahkeme, ilk itirazın kabulüne ve davaların birleştirilmesine ilişkin kararın kesinleşmesinden sonra bununla bağlıdır. .."

Somut olayda, taraflar arasındaki işbu dava Antalya'da 7.11.2003 tarihinde açılmış, yine taraflar arasında boşanma istemli dava ise Ankara'da 26.8.2003 tarihinde açılmıştır.

Davalı boşanma davasından sonra açılan bu davada ilk itiraz olarak davaların birleştirilmesi talebinde bulunmamıştır.

O halde ayrı yerlerde açılan iki davanın ancak ilk itiraz ileri sürülmesi halinde birleştirilmesine karar verilebileceği, mahkemenin resen bu yönde hüküm kuramayacağı gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya uygun olmayıp bozmayı gerektirmiştir.

Alıntı:
Ayrıca, boşanma davası içerisinde olmayan bağımsız açılmış bulunan bu davada geçici nitelikte nafakaya hükmedilmesi de doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 12.10.2004 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.