Mesajı Okuyun
Old 07-04-2010, 16:20   #1
Av. İlhan SALBAŞ

 
Varsayılan Hayat Sigortası konut kredisi ölüm sürenin dolması

Müvekkillerin murisi bankadan (Finansbank) 60.000,00 TL 10 yıll vadeli konut kredisi çekiyor. 5.000,00 TL masraf dosya , komisyon hayat sigortası vs. için kesinti yapılıyor. Aradan yaklaşık 1,5 yıl geçiyor müvekkillerin murisi yeniden yapılandırmaya gidiyor, kredi süresi 5 yıl olarak değiştiiriliyor, 1.600 TL masraf alınıyor, müvekkilin üzerinde 600 TL olduğu için 1.000 TL si murise bankanın verdiği kredi kartından kesiliyor. Hayat sigortasının süresi dolduğu vs. söylenmiyor ve müvekkilin murisi yapılandırmadan 15 gün sonra iş kazasında vefat ediyor. Hayat sigortasının bir yıllık yapıldığı, sürenin yaklaşık 6 ay önce dolduğu müvekkillerin murisine telefonla bilgi verildiği, murisin yeni dönem için hayat sigortası yaptırmadığı, kredi çekilirken bilgilendirme formunda hayat sigortasının ihtiyari olduğu , dolayısla kredi borcunun ödenmesi aksi halde, evin satılması için icra takibi başlatılacağı bildiriliyor ve müvekkiller yaklaşık 5 aydır taksitleri ödüyor. Müvekkiller BDDK, Hazine Müsteşarlığına dilekçe ile başvuruyor ancak yargıya başvurulması yönünde cevap geliyor. Konut Finansmanı Sözleşmesinde bankanın sigorta priminin ihara gerek kalmaksızın müşterinin bankaya ödemekle yükümlü olduğu, bankanın her türlü rizikoya karşı sigorta primi ve masrafı müşteriye ait olmak üzere sigorta ettirebilir. Süresi biten poliçeleri yenilettirebilir. Müşteri , bankaca yaptırılacak sigortaların prim vs. giderlerinin kendisi tarafından ödeceğini kabul eder. Banka, müşteri tarafından yapılan ödemeleri öncelikle sigorta prim alacaklarına mahsup edebilir. Müşteri açılan kredi sebebiyle bankanın uygun göreceği bedel ve şartlarda hayat sigortası yaptıracağını , bankanın bu sigortalarla ilgili prim tutarlarını müterinin banka nezdindeki hesaplarından tahsle yetkili olduğunu kabul ve taahhüt eder. yazıyor. Banka yalnızca murisin imzaladığı bilgilendirme formunda (bu form murise verilmemiş) hayat sigortasının zorunlu olmadığına dayanarak böyle bir savunma yapıyor. Tüketici mahkemesinde bankaya dava açmayı düşünüyorum. Sigorta şirketine de açabilir miyim? Birde davanın kazanılma ihtimali? Benzer bir olaya , davaya , içtihata vs. rastlayan Sevgili meslektaşlarımdan yardımlarını esirgemeyeceğini düşünüyorum. Teşekkürler.