Mesajı Okuyun
Old 18-03-2007, 10:49   #8
Av. Hulusi Metin

 
Varsayılan Eleştiri

İlgili Yasalar:
İcra ve İflas Kanunu:
m.15 -(Değişik: 3890 - 3.7.1940 / m.1) İcra ve iflâs harçlarını kanun tayin eder. Kanunda hilâfı yazılı değilse, bütün harç ve masraflar borçluya ait olup neticede ayrıca hüküm ve takibe hacet kalmaksızın tahsil olunur.
----
492 s.Harçlar Kanunu.
m. 23 - Her ne sebep ve suretle olursa olsun, icra takibinden vazgeçildiğinin zabıtnameye yazılması için vazgeçilen miktara ait tahsil harcının yarısı alınır. Ancak haczedilen mal satılıp paraya çevrildikten sonra vazgeçilirse tahsil harcı tam olarak alınır.
-------
Kavram:
Feragat:

Bir dava açıldıktan sonra, ayrık durumlar dışında, davacı davadan feragat edebilir veya davayı takipten sarfınazar edebilir, yani davayı geri alabilir.
Feragat; davalı tarafın veya mahkemenin kabulüne bağlı değildir ve kesin hükmün sonuçlarını doğurur.
Vazgeçme:
HUMK.’da, davadan vazgeçme adı altında düzenlenmiş herhangi bir hüküm yoktur.
Davanın geri alınması; davaya konu haktan vazgeçilmesi anlamında değildir, bu yolla ileride aynı yönde bir davanın açılması hakkı saklı tutulmaktadır ve bu nedenle de, geri alma, davalının kabulüne bağlıdır.

Somut olayda:
Takipten feragat edilmemiş, vazgeçilmemiş; yalnızca haczin fekki talep edilmiştir.

Yasa hükmü ve Yargıcın sorumluluğu:
Yargıcın sorumluluğu, HUMK.nın 573. vd. maddelerinde düzenlenmiştir.
“Kabili tevil ve izah olmayacak surette vazıh ve sarahatî katiyei kanuniyeye mugayir karar verilmiş olması” (bilinen anlamından başka bir anlamla yorumlanması açıklanamayacak ve yoruma ihtiyaç göstermeyecek derecede açık ve kesin olan bir kanun hükmüne aykırı şekilde karar verilmesi) m.573/2 yargıcın sorumluluğunu gerektiren hallerdendir.

Harçlar K. m.32’deki “icra takibinden vazgeçilme” olgu ve koşulu açık ve kesin bir buyruktur. Yoruma
ya da, “karine” yoluyla hüküm kurulmasına olanak vermemektedir.

Sonuç:

Somut olayda “Her ne sebep ve suretle olursa olsun, icra takibinden vazgeçme” söz konusu değildir.
Haczin fekki talebi, HUMK.m.573/2 hükmüne aykırı olarak, “takipten vazgeçme” olarak yorumlanamaz.
Haczin fekki talebinin, “alacağın haricen tahsil olunduğuna” karine teşkil edeceği görüşü de hükme dayanak yapılamaz. Yasal karine ise olaya uygulanan maddede söz konusu değildir. Kanımca, fiili karineye de dayanılamaz; haczi fek etmek isteyen alacaklıyı, alacağını tahsil etmediğini ispat zorunda bırakmanın yasal hiçbir dayanağı yoktur.

Konu bağlamında Kadıköy 4.İcra Hukuk Mahkemesince verilmiş (E.2006/726;K.2006/673,T.06.06.2006) ve Yargıtay 12.HD.’nin E.2006/18469,K.2006/21768 sayılı,21.11.2006 tarihli kararıyla onanmış kararın yanlış olduğu görüşündeyim..

Hepinize sevgiler