Mesajı Okuyun
Old 10-02-2002, 14:20   #1
Av. Hulusi METİN

 
Varsayılan Avukatlık Kanunu m.1/1

AVUKATLIK BİR KAMU HİZMETİ DEĞİL, SERBEST MESLEKTİR.
GEREKÇELERİMİZ :
1."Herkes, meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı mercileri önünde davacı veya davalı olarak iddia ve savunma ile adil yargılanma hakkına sahiptir. " (Anayasa, Hak arama hürriyeti m. 36/1 .- 3.10.2001-4709).
2.Hiç kimse ... "... davacı veya davalı olarak iddia ve savunma ile adil yargılanma hakkını" kullanabilmek için avukat tutmak, avukatla sözleşme yapmak zorunda değildir.
3.Avukatın hukuksal yardımda bulunması bir zorunluluk değildir ; avukatın kendisine teklif edilen işi bir neden göstermeden reddedebilme hakkı vardır (Av.K.m 37 ).
4.Avukat “istifa” hakkını her zaman ve serbestçe kullanabilir .
5.Avukatlıktan elde edilen gelir “serbest meslek kazancı”dır (GVK.65/II).
6.Avukat, iş sahibine, devlete ve hatta topluma karşı bağımsızdır.
7.Avukatlık hizmetinde iş sahibi (müvekkile) karşı bile sürekli hizmet (kamu hizmeti !) taahhüdü yoktur.
8.Avukat, mesleki görüşü ile bağdaşmayan iş sahibinin talimatlarını savunmaya zorlanamaz (istifa ve azil gerekçesi).
9.Avukatlığın, "Kanunun tayin ettiği ahvalden maada resmi sıfatı veya icrası ait olduğu daireden verilecek ruhsatname ve şehadetname gibi vesikaya muhtaç olan bir meslek...” olması (TCK.m.35), hizmetin kamu hizmeti sayılmasına gerekçe olamaz. . Gerçekten “Avukatlık Ruhsatnamesi”nin alınması zorunluluğu; "avukat" sıfatının kullanılabilme ve mesleğin yapılabilme koşuludur. Ancak “görev ve yetkinin kullanılabilirliği”, iş sahibi (müvekkilin) varlığına ve iradesine bağlıdır.
10.Avukatın “kamusal gücü” doğrudan kullanabilme yetkisi yoktur.
Yorum hakkındaki görüşlerinizi bekliyorum.
Saygılarımla
Av. Hulusi METİN