Mesajı Okuyun
Old 26-11-2008, 18:19   #3
taylan

 
Varsayılan

T.C.

YARGITAY

10. HUKUK DAİRESİ

E. 2001/6009

K. 2001/6476

T. 4.10.2001

• HİZMET TESPİTİ DAVASI ( Nitelikçe Kamu Düzenine İlişkin Olduğundan Özel Bir Duyarlılık ve Özenle Yürütülmesi Gereği - Delillerin Re'sen Toplanması Gereği )

• KAMU DÜZENİNE İLİŞKİN DAVA ( 506 Sayılı Yasa'nın 79/10. Maddesine Dayalı Hizmet Tespiti Davaları - Delillerin Re'sen Toplanması Gereği )

• İŞVEREN NEZDİNDE GEÇEN SÜRE ( İşyerinin Devri Söz Konusu Olmadıkça İlişkin Çalışma İddiasının Yeni İşverene Yöneltilemeyeceği - Hizmet Tespiti Davası )

• ÇALIŞMA İDDİASI ( İşyerinin Devri Söz Konusu Olmadıkça Eski İşveren Nezdinde Geçen Süreye İlişkin Çalışma İddiasının Yeni İşverene Yöneltilemeyeceği - Hizmet Tespiti Davası )

• HUSUMET ( İşyerinin Devri Söz Konusu Olmadıkça Eski İşveren Nezdinde Geçen Süreye İlişkin Çalışma İddiasının Yeni İşverene Yöneltilemeyeceği - Hizmet Tespiti Davası )

506/m.79/10, 82


ÖZET : 506 Sayılı Yasa'nın 79/10. maddesine dayalı hizmet tespiti davaları nitelikçe kamu düzenine ilişkin olduğundan özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmeli, deliller re'sen toplanmalıdır.
506 Sayılı Yasa'nın 82. maddesi uyarınca işyerinin devri söz konusu olmadıkça eski işveren nezdinde geçen süreye ilişkin çalışma iddiası yeni işverene yöneltilemez.
DAVA : Çalışmaların kısmi geçtiğinin, sigortalının imzasını içeren işe giriş bildirgesi, sözleşmesi, ibraname, ücret bordrosu, hesap fişi gibi belgelere dayanması halinde, bu belge içeriklerinin aksinin eş değerde delillerle kanıtlanması gerekir.
Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde 1990 Kasım 1999 tarihleri arasında 10 yıl süreyle sigortalı olarak çalıştığının tesbitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalılar Avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi:
KARAR : Dava sonucu itibariyle davacının davalılardan işveren şirkete ait tuğla imalatı işyerinde 1990-1999 döneminde yıllar itibariyle Mart-Aralık ayları arasında 9 ay süre ile mevsimlik olarak çalıştığı ancak Kuruma kısmen bildirildiğinden bahisle bu dönemde sürekli biçimde çalıştığının tespiti istemine ilişkindir.
Davanın yasal dayanağı 506 Sayılı Kanunun 79/10. maddesi olup, bu tür sigortalı olmayı gerektiren ilişki içinde geçtiği savunulan hizmetlerin tespitine ilişkin davalar nitelikçe kamu düzenine ilişkin olduğundan özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmeli ve deliller re'sen toplanmalıdır.
Öncelikle davalı işveren şirketin kuruluşu 22/06/1992 olup işyerinin 506 Sayılı Kanunun madde 82 kapsamında davalıya devri söz konusu olmadıkça davacının 22/06/1992 tarihinden önceki dönemde şirket nezdinde çalıştığının kabulü mümkün değildir. Ne var ki, davacının işyerinin 1992 yılı öncesi dönemdeki işverenleri hakkında dava açmak hakkı mahfuzdur. Kaldı ki bordro tanıklarının 22.06.1992 öncesinde işyerinde çalışma olguları da dosya içeriğinden anlaşılamamakta, bir kısmının ise zaten bu dönemde çalışması bulunmamaktadır.
Davacının 1998 ve 1999 yıllarındaki mevsimlik çalışması işe giriş bildirgeleri ve çıkış belgelerine göre 24/06/1998-21.10.1998, 15.07.1999-03.09.1999 döneminde kısmen Kuruma bildirilerek primi ödenmiş olup, mevsimlik çalışmanın başlangıç ve sona eriş tarihleri ile ay içindeki kısmi bildirimlerin ( 1999 yılı 9 ay hariç ) sigortalının imzasını içeren işe giriş bildirgesi, sözleşmesi, ibraname, ücret bordrosu, hesap fişi gibi belgelere dayanması ve davacının bu belgeler aksini eş değerde kanıtlayamaması itibariyle bu belgelerdeki tarih ve sürelere itibar edilmelidir. Ancak 1999 yılı Eylül ayı ücret bordrosu imzasız olduğundan bu ayda çıkış tarihi gözetilerek 3 günlük çalışmanın kabulü gerekir. 1992 yılında işe başlama tarihi sigortalının imzasını içeren işe giriş bildirgesinde 15.11.1992, çıkışı 10.12.1992 olup, dönem bordrolarının sigortalı imzasını içermemesi giderek 4447 Sayılı Kanunun 11. maddesiyle 506 Sayılı Kanuna eklenen fıkralar ile getirilen ve kamusal niteliği itibariyle de geçmişe yönelik olarak uygulanması gereken yasal karine aksinin işverence sigortalı imzasını içeren yazılı delillerle ispatlanmaması nedeniyle davacının 1992 yılı Kasım ayında 15, Aralık ayında 10 gün süre ile çalıştığı kabul edilmelidir.
1992-1997 dönemindeki mevsimlik çalışma iddiası yönünden ise; bordro tanıklarından Kamil'in davacının bu dönem dahilinde bazı yıllarda çalışmadığına ilişkin anlatımını teyit eder biçimde 02.06.1994 günlü işyerinde mahallinde düzenlenen ve İş Kanunu 89 ile 506 Sayılı Kanunun 130. maddesi kapsamında aksi eş değerde delillerle kanıtlanıncaya kadar geçerli bulunan tutanakta çalışanlar arasında davacı adının bulunmaması itibariyle 1992-1997 döneminde düzenlenmiş ve sigorta müfettişi tutanakları ile işveren şirket olup ücret ödemelerinin kural olarak kayıtlara geçmesi gerekeceğinden bu döneme ait işveren nezdinde ki işyeri kayıtları celbedilmeli ve bordo tanıklarının anlatımları bu çevrede değerlendirilmelidir. Dava konusu tuğla imalatı işyerinde yıllar itibariyle mevsimlik çalışma dönemi hiçbir kuşku ve tereddüte yer bırakmayacak biçimde bu konuda tanık anlatımları arasındaki çelişki de giderilmek suretiyle saptanmalıdır.
Çalışılmayan yılların varlığı halinde 506 Sayılı Kanunun madde 79/10 da öngörülen 5 yıllık hak düşürücü sürenin dava tarihi itibariyle geçip geçmediği irdelenmelidir.
Mahkemece açıklanan maddi ve hukuki esaslar gözetilmeden eksik araştırma ve inceleme ile kabule göre de Kuruma bildirilerek primi ödenen çalışma süreleri bakımından davacının tespitte hukuki yararı bulunmamasına rağmen bu sürenin dahi kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 04.10.2001 gününde oybirliğiyle karar verildi.