Biraz karışık,karışıklığa ise müvekkiliniz sebeb olmuş görünüyor.Çüknü kardeş adına tescil olmuş ise neden bu duruma seyirci kalmıştır?Karşı taraf bu durumun bir muvazaa olduğunu dahi ileri sürebilir...

Öncelikle KKİS göre ilgili meskenin aslen müvekkiliniz adına tescil edilmesi gerekirken her nasılsa ve hiç bir mesnedi olmaksızın abisi adına tescil edildiğinden bahisle hem abinize hem de mal sahibi-KKİS diğer tarafına, "Tapu İptali ve Tescili davası " açmalısınız diye düşünüyorum.

Yine aynı zamanda müvekkilinizin kardeşi ve eşine "Aile konutu şerhinin iptali " davası açmalısınız.

İkinci dava ilk dava sonucunu bekleyecektir.

İlk davada konutu KKİS göre müvekkilinizin hakettiği,tüm borçların müvekkiliniz tarafından sözleşmeye uygun olarak ödendiğini arada BK 163 maddesinin aradığı şekil şartlarına uygun bir temlik bulunmamasına ve bu hususta bir muvafakat olmamasına rağmen kardeşi adına tescil yapıldığını iddia ve ispat etmelisiniz.

Bu iddia ispat edilir ise bu takdirde abi adına olan tapu iptal edilecek ve müvekkiliniz adına tescil edilecektir.

İkinci davada ise,ilk davada davalı olan abiye karşı iddiaları tekrarlayıp,aslen aile konutu olmayan ve KKİS gereği asıl malik diğer eş olmaması gerekirken,hiç bir yasal mesnedi olmaksızın abi adına tescil edildiğini, meskene talep üzerine ilgili mahkeme tarafından aile konutu şerhi düşüldüğü ve dava konusu olduğu ancak davanın kesinleşmesi üzerine tapunun baştan itibaren aslen müvekkilinizin malik olduğu hususunun kesinlik kazanacağı ve aile konutu şerhinin ise mesnetten yoksun ve sakat bir şerh olarak kalacağını iddia ve ispat edeceksiniz.

MK 194 .maddenin Yargıtay açıklamalarında Aile konutu-ndan ne anlaşılması gerektiği ve ne olduğu açıklanmıştır.

"Aile konutu, eşlerin bütün yaşam faaliyetlerini gerçekleştirdiği, buna göre yaşantısına yön verdiği, acı ve tatlı günleri içinde yaşadığı alandır"

Konut,müvekkilinizin adına kayıtlı olduğunda, ilgili konut aile konutu olmaya devam eder ancak eş artık tapu maliki olmadığından MK 194. madde gereği şerhin koruyacağı bir hukuki yarar kalmayacak ve iptal edilecektir,diye düşünüyorum.

Aslında birbiri içine geçmiş iki dava olduğundan ayrı ayrı dava kararları mevcut olup,birlikte değerlendirme yapılamayacağı kanaatindeyim.

Saygılarımla