Mesajı Okuyun
Old 17-09-2013, 15:23   #17
ersintoker

 
Varsayılan Suskunluk

“Anne niye içerde yattın sen dün gece, ışıkları da söndürmemişsin”,,, topuklularını güvenle yere vurarak yürüyen genç kadın, annesini uyandırmış, telefonda “halini sorar” gibiydi,,, “Osman, annenle aranızda bir şey mi geçti diye sordu, az önce telefonda, rahatsızsa doktora götürsen bari, dedi,,, neyin var anne”,,, annenin bir şeyi yoktu, sanırım,,, ama kızının evindeyken, huzursuz hissediyor kendini olmalıydı,,,öyle olunca da, ufacık bir nedenden alınıvermiş olmalıydı…


Böyle durumlarda ne yaparız, hani en yakınımız olsa da karşımızdaki, sözle ya da davranışla bir şeyler dokunduğunu hissedersek bize, hemen çekeriz kendimizi, yüzümüzün ifadesi değişir,,, bu da yetmez protestolar çıkarır bayrak çekeriz içimizden,,, böyle durumlarda, tartışan hatta kavga çıkaranlar da var,,, onları bir kenara koyup geçelim şimdilik,,, kaldı ki bu da çare olmaz çoğu zaman,,, ve bir süre sonra onlar da protesto tavırları geliştirmekte gecikmezler,,, ama bu herhalde aradaki ilişkiyi sona erdirmeye- hadi bir adım geri düşelim de tadını kaçırmaya diyelim- doğru çıkılmış bir yolculuk halinde tezahür eder daha çok,,, konuşmanın, tartışmanın anlamı kalmamıştır,,, suskunluğa yazılacaktır dilekçeler artık,,, insan insanı yorduğunda, dinlenmenin ve huzura kavuşmanın yol ayrımında verilen molanın buruk tadı kendini hissettirir,,, gidilecek yer ya kendi derinliklerindir,,, ya da bir başkasının…