Mesajı Okuyun
Old 11-12-2011, 02:47   #2
Özkan Atalay

 
Varsayılan

öncelikle fotokopi olan belgelerin sahte olduğu iddia edilemez. belgenin sahte olup olmadığının incelenebilmesi için aslı gerekir. bu durumda suç oluşmayacaktır. Kaldı ki belge üzerinde herhangi bir imza mühürde yoksa belgenin neresinde sahtecilik yapılmıştır? onuda bir tarafa bırakın; belgenin aldatıcılık vasfına haiz olup olmamasıda imza ve mühürün yada silinti veya kazıntının aldatıcı nitelikte olması gerekir. aksi taktirde yine suç oluşmaz. mağdurun mesleği kıstastır tabi ki. mesela veznedarsa normal bir kişinin bilemeyebileceği sahte parayı ayırt edebilir.burada ki kıstas normal bir kişinin sahteciliği ayırt edip edemeyebileceği ile ilgilidir. iğfal kabiliyetine haiz olup olmaması husuunda verilen raporda normal kişinin ayırt etme yeteneğine göre verilir. aynı belge başka kişiye sunulduysa oda sahtecilik suçu oluşturmaz. Sahtecilik tek belge tek suç yada 100 belge de olsa tek suç. Ancak bu kişiye karşı dolandırıcılık ayrı bir suç oluşturur. ancak zincirleme suçun şartlarınada bakmak lazım(tek suç ama ceza artırımı söz konusu olabilir)dolandırıcılık konusunda ise iğfsal kabiliyetine haiz olmayan bir belge ile de dolandırıcılık suçu oluşabilir. burada failin kastı ve eylemi yeterlidir. kanaatimce olayınızxda sahtecilik suçu oluşmamış ama dolandırıcılık suçu oluşmuştur. tanık anlatımıylada ceza verilebilir. bilirkişiden rapor aldırılabilir mahkeme reddetse bile siz dosyaya delil olarak sunabilirsiniz. Ancak dolandırılma sebebi ile ilgili bir bilirkişi incelemesi diye bişey cezaa hukukunda yoktur. bilirkişi bu neyi nasıl tespit edecektir. O iş hakimin işidir. bilirkişi sadece mesleki yönden inceleme yapar. Dolandırma sebebini zaten bulsa hakim ya ceza verir yada beraat ettirir.