Mesajı Okuyun
Old 10-03-2009, 14:40   #14
Adli Tip

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan iussy
Sayın Adli Tıp,

Öncelikle kısa sürede verdiğiniz cevap için gerçekten çok teşekkür ederim. Bu durumda, verdiğiniz cevaptan anladığım kadarı ile, müvekkilimiz İş Kanunu'nun 18. maddesinde bahsi geçen işveren vekili niteliğini haiz olmamakla birlikte, aynı zamanda da sadece işe iade davası açamayacak ancak uzun süredir maaşının ödenmemesi nedeni ile iş akdini feshedebilecek ve kıdem tazminatı talep edebilecektir.

Son olarak, bu konuda elinizde bir Yargıtay kararı bulunuyorsa onu da paylaşabilirseniz çok sevinirim. Tekrar çok teşekkür ediyorum.

Saygılarımla.

Sayın iussy;

Müvekkiliniz 18. Madde anlamında işveren vekili değilse ve iş akdi feshedilirse, (30 işçi, 6 aylık kıdem gibi diğer şartlar da varsa) isterse işe iade davası açabilir. Fesih kıdem/ihbar ödenmeksizin yapılmışsa işe iade davası açmak yerine sadece bu alacaklar için de dava açabilir.

Ancak, iş akdini (haklı nedenle de olsa) kendisi fesheden işçi işe iade davası açamaz.

Somut olayda müvekkilinizin işveren vekili larak kabul edilip edilmeyeceğini bilemiyorum. Zira (şirketteki hissesi sebebiyle) işveren vekili değil, işveren olarak bile kabul edilebilir.

Kaldı ki işçi alma çıkarma yetkisi İŞYERİNİN bütününü sevk ve idare eden işveren vekilleri için aranmaktadır. (müvekkiliniz gibi) İŞLETMENİN bütününün sevk ve idare edenlerde bu şart aranmaz.

T.C.
YARGITAY

9. HUKUK DAİRESİ

E. 2007/602

K. 2007/9465

T. 5.4.2007

• İŞVEREN VEKİLİ ( Davacının İşletmenin Bütününü Sevk ve İdare Eden İşveren Vekili Konumunda Bulunduğu Dikkate Alınarak "İşe İade" Davası Açamayacağı )

• GENEL MÜDÜR YARDIMCISI ( Davacının İşletmenin Bütününü Sevk ve İdare Eden İşveren Vekili Konumunda Bulunduğu Dikkate Alınarak "İşe İade" Davası Açamayacağı )

• İŞE İADE DAVASI ( Genel Müdüre Vekalet Yetkisi Bulunan Davacının İşletmenin Bütününü Sevk ve İdare Eden İşveren Vekili Konumunda Bulunduğu Dikkate Alınarak "İşe İade" Davası Açamayacağı )

4857/m.18/son


ÖZET : İşyerinde genel müdür yardımcısı olarak görev yapan ve genel müdüre vekalet yetkisi bulunan davacının işletmenin bütününü sevk ve idare eden işveren vekili konumunda bulunduğu dikkate alınarak "işe iade" davası açamayacağı sonucuna varılmalıdır.
DAVA : Davacı, işe iadesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteğin kabulüne karar vermiştir. Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Dosya içerisinde mevcut davacı ile ilgili görev tanım belgesinde davacının işletmenin teknik işlerden sorumlu genel müdür yardımcısı olduğu ve genel müdüre vekalet yetkisinin mevcut olduğu anlaşılmaktadır. Davacı bu konumu ile işletmenin bütünü sevk ve idare eden işveren vekili genel müdürün yardımcısı durumundadır. Bu nedenle 4857 Sayılı Yasanın l8/son bendinde belirtilen iş güvencesi kapsamı dışındaki personel niteliğindedir. Bu nedenle davacının işe iade isteğinin reddi gerekirken kabulü hatalıdır. Dairemizce 4857 Sayılı Yasanın 20/3 maddesi uyarınca aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
1- Mahkemenin kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2- Davanın REDDİNE,
3- Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
4- Davacının yaptığı yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
5- Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca takdir edilen 450 YTL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6- Davalı tarafından peşin yatırılan temyiz harcının isteği halinde kendisine iadesine kesin olarak, 05.04.2007 gününde oybirliği ile karar verildi.
(Karar KAZANCI'dan alınmıştır. )