Mesajı Okuyun
Old 27-06-2007, 10:49   #9
Av.Ersin VARGÜN

 
Varsayılan

Sorulan hadisede kişilerin maksadı kan kardeş olmaktır.Dolayısıyla taraflardan birinin bileğinin dikiş atılacak kadar derin kesilmiş olması arzu edilmeyen bir neticedir. Suç isnadı açısından bakıldığı zaman TCK'nın 22.maddesinin 3. fıkrasında belirtilen ' Bilinçli taksir ' hükmü düşünülebilir ancak madde metninde neticenin öngörülmesi gerektiği belirtilmiştir. Tarafların neticeyi öngöremeyecek kadar sarhoş olduklarını kabul edersek bu durumda Tck'nın 22.maddesinin 2. fıkrasında düzenlenen Taksir hükümlerinin uygulanması gerektiği kanaatindeyim. Zira madde metninde taksir hükmü açıklanırken neticenin öngörülemeyerek gerçekleşmesinden bahsedilmiştir.

Hadiseye, tarafların alkolün etkisinde olmaları açısından baktığımızda ; Tck'nın 34. maddesinde düzenlenen '' Geçici nedenler, alkol ve uyuşturucu madde etkisinde olma'' başlıklı metni incelememiz gerekir. Buna göre : Şayet taraflar kendi iradeleri dışında alkol almış olsalardı gerçekleşen neticelerden mes'ul olmayacaklardı ancak somut hadisede iradi olarak alkol aldıklarından işledikleri fiillerden mes'uliyetleri sözkonusu olacaktır.