Mesajı Okuyun
Old 04-07-2011, 11:22   #7
av.kadirpolat

 
Varsayılan

Yalan beyanda bulunmak ile iftira suçlamalarını bu konuda dikte etmekte fayda var ise de, kişinin savunma yapar iken kişilik haklarına saldırıda bulunmayarak, yalan beyanlara dayalı ifadelerinin hukuk açısından yaptırımının olmadığı açıktır.

Ancak, savunmanın yapılışında, yalan beyanın bir nevi iftiraya dönüştüğünü düşünecek olur isek, ozaman bunun ceza açısından değerlendirilmesi gerektiği düşünülebilir.

Sayın Özlem hanımın olayında, yalan beyan suçu ile iftira suçunun nitelendirilmesinde YALAN BEYAN suçunun unsurlarının oluşmadığı; İFTİRA suçunun ise savunmanın aşılması suretiyle oluşacağı düşüncesiyle, verilen bilgiler ışığından, olmadığını düşünüyorum.

Nihayetinde, hukuksal süreçte yaşanacak çekişmelerde, savunmanın yapılması, kabul edilmeyi değil inkar etmeyi ön planda tutmaktadır. Bu anlamda borcum yoktur, borcu ödedim, felanca kişiye vererek borcu ödedim, senet sahte, vs gibi beyanların suç olduğunu düşünmek, hukuk ile cezanın iç içe girdiğini kabul etmek olur ki, her bir hukuk yargılaması devamında haksız çıkan için ceza yargılaması suçlamasını doğuracaktır.