Mesajı Okuyun
Old 21-05-2013, 15:31   #4
Av.Ufuk Bozoğlu

 
Varsayılan Maddi ve manevi tazminat / ıslah

T.C. YARGITAY

2.Hukuk Dairesi
Esas: 2012/27205
Karar: 2013/12906
Karar Tarihi: 09.05.2013


Dava ve Karar: Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı tarafından; davanın tamamı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

1- Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davalı kocanın aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.

2- Dava Hukuk Muhakemeleri Kanunu yürürlüğe girdikten sonra 3.2.2012 tarihinde açılmış, davacı kadın dava dilekçesinde tazminat istememişken tahkikat aşamasında 26.9.2012 havale tarihli dilekçe ile maddi ve manevi tazminat (TMK. m. 174/1-2) talebinde bulunmuştur. Taraflar, cevaba cevap ve ikinci cevap dilekçeleri ile serbestçe, ön inceleme aşamasında ise ancak karşı tarafın açık muvafakati ile iddia ve savunmalarını genişletebilir yahut değiştirebilirler.

Sonuç: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oyçokluğuyla karar verildi. 09.05.2013

KARŞI OY YAZISI

Davaların en az giderle ve mümkün olan süratle sonuçlandırılması yargının görevidir (Anayasa m. 141/son). Dava Hukuk Muhakemeleri Kanununun yürürlüğe girmesinden sonra 3.2.2012 tarihinde açılmıştır. Davacı 26.9.2012 tarihli beyan dilekçesi ile maddi ve manevi tazminat istemiş, 1.10.2012 tarihli oturumda dilekçe davalı asile tebliğ edilmiştir. Davacının bu istemi ıslah talebi niteliğindedir. Islahta karşı tarafın onayına bağlı değildir. Kaldı ki davalının bu konuda bir temyizi de bulunmamaktadır. Yasanın amacı yukarıda belirtildiği gibi en az giderle ve mümkün olan süratle davayı sonuçlandırmaya yöneliktir. Davacının talebi ıslah kabul edilerek hükmün tamamı yönünden onanmasına karar verilmesi gerekirken davacının talebi Hukuk Muhakemeleri Kanununun 141/1. maddesi gereğince iddianın genişletilmesi kabul edilip istemin reddine karar verilmesi yönünden çoğunluğun görüşüne muhalifiz.
_________________________________________________________

Bu sefer oy çokluğu ile..

Benim asıl merak ettiğim; bu zamana kadar maddi ve manevi tazminat ve yoksulluk nafakası taleplerini boşanmanın eki-fer'isi niteliğinde gören ve yargılama sonuna kadar talep edebilmeye ISLAHA gerek duyulmaksızın (veya doğrudan ıslah kabul edip) hüküm altına alınmasına olanak veren ilk kararın gerekçesi...

Saygılar,