Sevgili meslektaşlarım;
Bu tür durumlarda kararı vekalet ücreti yönünden temyiz etseniz bile yargıtayın malum iş yükü ve sair sebepler gözetildiğinde dosyanın yıllarca yargıtaydan dönmemesi riskini göze alacaksınız. Benim bu şekilde temyiz ettiğim ve belki de 3 yıldır halen yargıtaydan dönmemiş dosyalarım var. Ayrıca Yargıtay, yerel mahkemenin karar verdiği tarihte yürürlükte bulunan tarife üzerinden vekalet ücretine hükmediyor ki ; bu da ayrı bir mağduriyet... Oysa bu husus CMK'nın 327. maddesinde açıkça düzenlenmiş. Ayrıca bu konuda bir dolu yargıtay kararı mevcut. Hal böyle iken hakimlerin göz göre göre yanlış kararlar vermesi bana göre de tazminat sebebi. Ancak ne yazık ki; CMK 141 ve 142. maddelerinde tazminat isteme koşulları ve tazminat isteyebilecek kişiler tahdidi olarak sayılmış. Bu durumda yapılabilecek en mantıkı şey; eğer müvekkilinizin gözaltında ya da tutuklulukta geçirmiş olduğu bir süre söz konusu ise (bir gün dahi yeterli ) haksız yakalama ya da tutuklama nedeniyle maddi ve manevi tazminat davası açın. Müvekkiliniz sözkonusu yargılama sırasında kendisini vekille temsil ettirdiğinden vekalet ücretinin de devletten tahsilini talep edin. Delil olarak ilgili ceza dosyasını ve serbest meslek makbuzunuzu gösterin.Eğer makbuz kesmemişseniz de biran önce kesin ve dilekçenize iliştirin
İyi çalışmalar.