Mesajı Okuyun
Old 01-05-2002, 23:11   #4
Av. Hulusi Metin

 
Varsayılan Ye ... si de var

YE
Yediemindeyken yargı, yediemini yediler. Yediemini yiyenleri Yediler yargıladı. Yargıyı yedirmediler. Yeleklenecek, yüreklenecek, yücelecek yargı.
Yediverenin yeğlediği yağmurda yanağını yanağıma yakınlaştır, yakın yürüyelim, yorulmadan.
Yeğenler, yiyenler yemekte, yiyemeyenler yutkunmakta.
Yelkeni yırtık yelkenli. Yelkovankuşlarıyla yelkenli, yargıya yollandı.
Yeminini yalayıp yutana yuh!
Yemişçi yediklerini yöresindekilere yedirmedi.
Yemyeşil yuvarlakların yutulan yalanları, yüreğin yanıklığındandır.
Yengecin yapısı, yapıbilimcinin yeteneği.
Yeni yargı yılında yargı, yitirilmiş yıllara yandı. Yüzük, yılanın yuvasına yuvarlandı. Yangıncı yerinde yaylandı.
Yerçekimsiz yargıevine yağmur yağdı. Yasalar yağmurda yıkandı.
Yerde yenilen yemek. Yemekte yargılanan yaşam.
Yerel yargıç, Yargıtay yargıcı. Yargıcın yaşamı. Yargı yolunda yayan yargıç. Yarım yargılık. Yargıya, yargıca yüklenen yaşam. Yasama, Yargı’ya yakınlaşmalı.
Yergicide yalan yoktur.
Yerinden yönetimin yasaları, yeniden yazılmalı.
Yerli yemişler yitirilmesin.
Yerli yerinde yerküre, yaşamlar yitik. Yitirilmiş yaşamlarla yerli yerinde yerküre.
Yerli yerinde yeryuvarlağı. Yani yalnızca yeni yıla yüklemiş yorgunluklar. Yazıksız yaşamamışlık yaşlarıdır, yuvarlaklarda yağmurlaşan. Yazık, yaşanmamışlıklara.
Yerli yersiz yerinirdi, yolsuzdu yuvasızdı. Yaşamını yitireli, yatıyor yerli yerinde. Yazıtında “yaşamıştı” yazıyor.
Yersarsıntısında yolunu yitirmedi. Yargıyı yitirmekte yürürken. Yıldıztaşları yağıyordu yola, yorgancı yargıya yorganını yaydı. Yargıya yorgan, yola yolcu, yargıya yargıç.
Yetke yerde, yuvarlanıyor.