Mesajı Okuyun
Old 18-04-2006, 22:24   #19
Av.Habibe YILMAZ KAYAR

 
Varsayılan

Dayağa cezada indirim

Bir tokattan ne çıkar!

Hükümet, aile içi şiddeti yeniden 'şikâyete bağlı suç' kapsamına alıyor.
Gerekçe ise, "Bir tokat atılması halinde dahi soruşturma açılması."
Kadın dernekleri yeni düzenlemeye tepki gösterdi

Bülent Sarıoğlu

Hükümet, Avrupa Birliği'ne uyum ve aile içi şiddeti azaltmak amacıyla
getirilen yeni ceza sisteminden geri adım atıyor.
Aile içi şiddeti yeniden "şikâyete bağlı suç" kapsamına alan tasarının
gerekçesinde, "Bir tokat atılması halinde dahi soruşturma açılıyor"
ifadesinin kullanılması dikkat çekti.

Tasarı komisyonda
Adalet Bakanlığı'nca ceza yasalarına uyum gerekçesiyle hazırlanıp
Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne (TBMM) gönderilen 223 sayfalık kapsamlı
tasarı, Adalet Komisyonu'nda yarın görüşülecek.
Okullarda ve toplumda şiddetin giderek yaygınlaştığı dönemde aile içi
şiddetin yaptırımını azaltan ve bu konuların soruşturulmasını
zorlaştıran hükümlerin Adalet Bakanlığı tarafından hazırlanan tasarıda
yer alması tepkiyle karşılandı.

Mevcut yasa ne diyor?
Mevcut Türk Ceza Kanunu'nun 86. maddesinde şiddeti cezalandıran hüküm
şöyle:
"Kasten başkasının vücuduna acı veren veya sağlığını ya da algılama
yeteneğinin bozulmasına neden olan kişi, bir yıldan üç yıla kadar hapis
cezası ile cezalandırılır."
Yasa, kasten yaralama suçunun "üstsoya, altsoya, eşe veya kardeşe" karşı
işlenmesi halinde "Şikâyet aranmaksızın verilecek ceza yarı oranında
artırılır" hükmünü de öngörüyor.

Şikâyet şartı aranıyor
Hazırlanan tasarıyla bu hüküm değiştiriliyor. Tasarının 156. maddesine
göre, kasten yaralama suçunun üstsoya, altsoya, eşe veya kardeşe karşı
işlenmesi halinde şikâyet şartı aranacak.
Kasten yaralama suçunun üstsoya, altsoya, eşe veya kardeşe karşı
işlenmesi halinde öngörülen ceza miktarı da düşürülüyor.
Mevcut yasada bir yıldan üç yıla kadar olan cezanın "yarısı oranında
artırılması" hükmü varken tasarıda "üçte bir oranında artırılır"
deniyor.
Maddenin değişiklik gerekçesinde şöyle denildi:

Tokada bile müdahale
"Aile bireylerine karşı işlenen kasten yaralama suçunun, ağırlığına
bakılmaksızın, resen yani şikâyet aranmaksızın soruşturulabilir bir suç
haline getirilmesi, örneğin bir tokat atılması halinde dahi aile
bireyleri arasındaki ilişkiye hukuk adına müdahil olmayı
gerektirmektedir.
Bunun doğurabileceği sakıncalar göz önünde bulundurularak TCK'nın 86.
maddenin üçüncü fıkrasında yapılan işbu değişiklikle, aile bireylerinden
birinin diğerine karşı işlemiş bulunduğu kasten yaralama suçundan
dolayı, ancak şikâyet üzerine soruşturma ve kovuşturma
yapılabilecektir."

KADIN DERNEKLERİ AYAKTA

Feodal mantığın ürünü
Şenal Sarıhan (Cumhuriyet Kadınları Derneği Başkanı, TCK Platformu
Temsilcisi, Avukat):
Şiddeti körükler nitelikte yeni bir düzenleme. Bir tokatla bir kurşun
arasında fazla fark yoktur. Tokat atarak başlar şiddet ve giderek büyür.

"Bir tokat atılması halinde dahi" diyen mantık doğal olarak böyle bir
sonuç yaratacaktır. Aile içi şiddet okuldaki şiddeti de körüklüyor,
genel sosyal alandaki şiddeti de körüklüyor.
Şiddeti, aile içinde, büyükler - küçükler arasında gibi bir statüyle
affetmeye başlarsak, önüne geçmek mümkün olmaz.
Bunu ancak feodal mantık yapar. Bu kadın ve erkek arasında sorun değil,
bütün bireyler arasındaki sorundur. Bu yeni koşullara değil, ancak
yeniden 'eski anlayışa uyum' olabilir.

Bu neye uyumdur?

Sema Kendirci (Türk Kadınlar Birliği Genel Başkanı, Avukat):
Şiddete engel olacağı konusunda nutuklar atan iktidar, şiddeti özellikle
aile içinde kategorize etmek istiyor. Bir tokatta dahi şikâyete konu
edilebileceğinin endişesini taşıyıp ancak yaralamada gündeme getirmek
istiyorlar.
Bu ne kadar samimiyetsiz, ikiyüzlü bir tutumdur. Ceza Yasası'nı
yaptıklarında da Avrupa'ya övündüler. Bu neye uyumdur? "Bir tokat atmak"
o kadar doğal karşılanıyor. Bari doğrudan şunu desinler; "Tokattan
yaralamaya kadar bildiğimizi yapalım, kadın da sıkıysa şikâyet etsin!"