Mesajı Okuyun
Old 05-02-2008, 16:10   #9
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Gülll
Kira sözleşmesinin tarihi 09.12.2002 ve ihtar tarihi 14.12.2006. Ayrıca kira sözleşmesini imzalayan da diğer paydaştır. Bu durumda sözleşmeyi imzalayan taraf müvekkilimiz olmadığına; sözkonusu yer adına sonradan hissesi oranında tapuya tescil edildiğine göre, ihtarın çekilmesinin her iki paydaş için de mutlak gerekliliği olmalı mı?

Buarada kontratta kira artışına yönelik herhangi birşeyden bahsedilmemektedir.

ihtar tarihi 2007; 2006 değil


Aşağıdaki karar dava açmanın mümkün olduğunu belirlemiştir.

Saygılarımla
Alıntı:
T.C.
YARGITAY
3. HUKUK DAİRESİ
E. 1991/14010
K. 1991/11731
T. 31.10.1991
• KİRA TESBİT DAVASI ( Dava Açma Hakkı )
• DAVA AÇMA HAKKI ( Taşınmaz Maliklerinin Kira Sözleşmesine İcazeti İle Kendi Payları İçin Dava Açma Hakkının Olması )
• TAŞINMAZ MALİKLERİNİN KİRA SÖZLEŞMESİNE İCAZET VERMESİ ( Kendi payları İçin Kira Tespiti Davası Açması )
• PAYDAŞIN DAVA HAKKI ( Taşınmaz Maliklerinin Kira Sözleşmesine İcazet Vermesi )
6570/m.11
ÖZET : Taşınmaz maliklerinin kira sözleşmesine icazet vererek, kendi payları için kira tesbiti davası açma hakları vardır.

DAVA : Dava dilekçesinde kira parasının 1.1.1990 gününden başlayarak aylık 3.000.000 lira olarak tesbiti istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulü ile aylık kira parasının 1.560.000 lira olarak tesbiti cihetine gidilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

KARAR : Davaya konu edilen taşınmaza ait kira sözleşmesi dava dışı N.L. ile davalı arasında gerçekleşmiştir.

Kira sözleşmesini, kendi adına asaleten ve diğerlerine vekaleten N.L.`ın kurması, taşınmazdaki diğer maliklerin işbu sözleşmeye icazet vermek suretiyle kendi paylarına hasren kira tesbiti davası açmalarına engel olamaz.

Mahkemece yukarıdaki ilke dikkate alınarak davacıların payları oranında kira parasının tesbit edileceği yerde kiralanan taşınmazın tümü hakkında karar verilmiş bulunması doğru görülmemiştir.

SONUÇ : Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA oybirliğiyle karar verildi.