Mesajı Okuyun
Old 25-01-2003, 02:47   #1
üye1098

 
Önemli Hakların Telahuku Veya Bergama

Hukukta "hakların telahuku" yani hakların yarışı diye bir ifade var. bazen mesela yaşama hakkını korumak isterken, o hakkı besleyecek damarlardan birinin önü bilerek veya bilmeyerek kesilebilmektedir. bu konuda özellikle hukuçuların beyin fırtınasına ihtiyaç var. Bergama olayında nedense hep bu "hakların telahuku" aklıma gelir. bunları hiç kimseyi kınamak veya hafife almak için söylemiyorum. ancak bazı moda söylemler kendi altında önceliğe -daha doğrusu onada basamak teşkil eden sorunları ezip geçince idealize edilen o hak ve hürriyet dahada uzaklaşabilmektedir. bu konuda merhum Necip Hablemitoğlu'nun ısrarla üzerinde durduğu Bergama olayı çok ilginç bir örnektir. olayların iç yüzü bir tarafa görünen yüzü bile çarpıklığı ortaya koymaktadır. Altın madeninin çıkarılması Türk ekonomisiiçin hayati önemi açık, ondan daha fazla da bergama halkının ve çevre sağlığıda önemli. yani hukuktaki hakların telahuku meselesi var. oysa orada tartışılması gereken nasıl ki bir yere baraj yapılacağı zaman bırakın bir köyü şehirler bile başka güvenli yer nakledilmekte, aynı şekilde Bergama ve çevresi nakledildiğinde bir sorun kalırmı kalmazmı? kaldıki ülke ekonomisi katkı sağlayan altın madeni sadece bergama değil tüm ülke insanına ekonomik ve sosyal refah olarak döncekse bir bergama vadisi kirlense bile tüm ülke sathında yoksulluğun yolaçtığı sağlık zararları, çocuk ölümleri vs.önlenmesi şeklinde geri dönecekse ve buna bergamada altına hayır diyerek halka öncülük yapan aydınlar nelerin vebalialtına girdiklerinin farkında değiller veya Hablemitoğlu haklıydı. yani bütün dünyada altın çıkarılacak ne insan sağlığına nede çevreye zararı olmayacak . ençok ihtiyacı olan türkiye çıkarınca çevreye zararı olacak. çevreye zararı olmayan ne kaldıki şu dünyada. acı olan bunu bu ülkenin insanlarınında savunmaya kalkışması. çevre ve insan sağlığının temel göstergesi ülkenin ekonomik ves osyal düzeyinin yükselmesiile paralel olduğu tartışmasızdır. yine nükleer santral karşıtlığını da aynı açıdan değerlendirmekgerekir. ideal ne? insan ve çevre sağlığının korunması. bunun için ne gerekli temiz enerji, gelir düzeyinin yükselmesi. ülkenin zenginleşmesi! alın işte altın. alınişte tozsuz dumansız elektrik enerjisi. ya radyasyon sızarsa, ya patlarsa. yahu onu bırakında onu yapanlar gerekli güvenlik tedbirlerin alır veya kamu oyu oluşturacaksan bunlar hakkında oluştur. toptan karşı çıkma. her tehlikeli şeye karşı çıkarsanız uçaklar da tehlikeli bakın dünyanın heryerinde düşüyorlar.
yani sonuç olarak özellikle toplumda söz sahibiolanların bir olayakarşı dururken , neye ve kimin hesabına karşı durduğunu iyi hesaplaması gerekir. Birgün geriye dönüp baktığında keşke dememesi için bugün olayları tek (ideal) değil çok boyutlu olarak yorumlanması gerekmektedir. koruduğunu sandığı hakkı kendi ayakları altında ezildiğini görmekten daha acı bir yüzleşme olmasa gerektir.
bu konuda hukukçuların göstereceği basiret daha fazla önem kazanmaktadır.