Mesajı Okuyun
Old 13-05-2007, 18:53   #2
Av. Can DOĞANEL

 
Varsayılan

Sn. Eranıl,
Sorunuzdan anladığım kadarı ile İİK m. 94'e göre haczedilmesi gereken A.Ş. şirket payının İİK 89'a göre haczedilemeyeceğine ilişkin bir karar arıyorsunuz. Şirkete ortağın borcundan dolayı 89 gönderilmişse, bu anca ortağın kar payına ve şirketten olan (maaş vs. gibi) şahsi alacaklarına ilişkin olabilir. Şirket hissesinin haczi ise hisse senedi çıkartılmış veya çıkartılmamış olması durumuna göre iki türlü olabilir. Çıkartılmış ise bu hisse senedi aynen bir menkul mal gibi haciz ve muhafaza altına alınır. Çıkartılmamış ise şirket pay defterine haciz işlenmek suretiyle yapılır. Ancak bu 3. şahıs şirkete bizzat bildirilmekle şirket tarafından kendiliğinden de yapılabilir. Hatta yapılmalıdır. Bu talebin şirkete 89 ihbarnamesi mi yoksa 94'e göre yazılmış özel bir müzekkere ile mi bildirileceği hakkında ise bir netlik yoktur. Aslında bu biraz şekli bir detay olup, esasa ilişkin olarak sonuca etkili bir yanı yoktur. (89 ihbar ve itiraz sürelerinin 3. şahıs için bağlayıcılığı dışında) Önemli olan icra dairesinden gelen haciz emrinin 3. şahıs şirkete ulaşmasıdır. Bu anlamda böyle bir detaya ilişkin karar bulmak zordur. Ancak genel olarak süreci ve Kıymet Takdiri yapılması gereğine ilişkin bir karar aşağıdadır. Umarım işinize yarar.

Alıntı:
T.C. YARGITAY
12.Hukuk Dairesi
Esas: 2005/351
Karar: 2005/4722
Karar Tarihi: 08.03.2005

ÖZET : Anonim şirketlerde hisse senedi çıkarılması zorunluluğu yoktur. Hisse senedi çıkartılmış ise, bu hisse senetleri İİK.nun menkul satışlarını düzenlenen 88. maddesi uyarınca İcra Müdürlüğünce haczedilir ve muhafazaya alınır. Hisse senedi çıkartılmamış ise borçlunun 3. kişi nezdinde bulunan ve henüz kıymetli evraka bağlanmamış hisse hakları İİK.nun 94. maddesi gereğince icra müdürlüğü tarafından mahalline bizzat gidilerek ve pay defterine işlenmek suretiyle haciz işlemi yapılabilir. Haciz keyfiyeti de borçlunun hissesini elinde bulunduran 3. şahıslara ihbar edilir
Haciz sırasında icra müdürlüğüne haczedilen hisse yönünden kıymet takdirinin yapıldığına ilişkin bir belgeye rastlanılmamıştır. Mahkemece konunun uzmanlık alanı içinde bulunması da gözetilerek, uzman bilirkişilerden yararlanılarak haczedilen bu hisselerin haciz tarihi itibariyle piyasadaki gerçek değerlerinin tesbiti yaptırıldıktan sonra oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, sicil müdürlüğünün cevabi yazısındaki miktar icra dosyalarına yatırıldığından dolayı yazılı şekilde, icra müdürlüğünün işleminin iptali yönünde hüküm kurulması bozmayı gerektirir.


(2004 S. K. m. 88, 94)
Dava: Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:
Karar: Anonim şirketlerde hisse senedi çıkarılması zorunluluğu yoktur. Hisse senedi çıkartılmış ise, bu hisse senetleri İİK.nun menkul satışlarını düzenlenen 88. maddesi uyarınca İcra Müdürlüğünce haczedilir ve muhafazaya alınır. Hisse senedi çıkartılmamış ise borçlunun 3. kişi nezdinde bulunan ve henüz kıymetli evraka bağlanmamış hisse hakları İİK.nun 94. maddesi gereğince icra müdürlüğü tarafından mahalline bizzat gidilerek ve pay defterine işlenmek suretiyle haciz işlemi yapılabilir. Haciz keyfiyeti de borçlunun hissesini elinde bulunduran 3. şahıslara ihbar edilir. Somut olayda borçlu Burhanettin Uğurlu'nun Uğurlu Döviz ve Altın A.Ş.'deki hisselerine 28.10.2003 tarihinde bizzat pay defterine işlenmek suretiyle haciz konulduğu, daha sonra, Uğurlu Döviz ve Altın A.Ş.nin Yönetim Kurulu üyeleri 14.10.2003 tarihinde toplanarak yönetim kurulu üyelerinden Burhanettin Uğurlu'nun üçüncü kişilere olan borçlarının ödenmesi için şirketteki hisse bedeli olan 25 milyar TL.nin ilgili icra dairelerine ödenmesine karar verildiği, bu karara dayanılarak ödemeler yapıldığı anlaşılmaktadır. Bilahare şirket vekilince icra müdürlüğüne başvurularak borçlu Burhanettin Uğurlu'nun hisseleri üzerine konulan haczin yapılan bu ödemeler nedeniyle kaldırılması istenmiştir. İlgili Müdürlükçe bu talebin reddedilmesi üzerine aynı iddia ile icra müdürlüğünün işlemin icra mahkemesine şikayet edilip bu kararın kaldırılması talep edilmiştir.
Ankara Ticaret Sicil Memurluğunun 7.2.2002 tarihli İcra Müdürlüğüne göndermiş bulunduğu cevabi yazıda borçlu Burhanettin Uğurlunun 25 bin hisse karşılığı 25 milyar TL. hissesi üzerine haciz şerhi konulduğunun bildirilmesi üzerine icra mahkemesince bu yazıda belirlenen miktarın üçüncü kişi şirket tarafından ödendiğinden bahisle şikayetin kabul edildiği görülmektedir.
Haciz sırasında icra müdürlüğüne haczedilen hisse yönünden kıymet takdirinin yapıldığına ilişkin bir belgeye rastlanılmamıştır. Mahkemece konunun uzmanlık alanı içinde bulunması da gözetilerek, uzman bilirkişilerden yararlanılarak haczedilen bu hisselerin haciz tarihi itibariyle piyasadaki gerçek değerlerinin tespiti yaptırıldıktan sonra oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, sicil müdürlüğünün cevabi yazısındaki miktar icra dosyalarına yatırıldığından dolayı yazılı şekilde, icra müdürlüğünün işleminin iptali yönünde hüküm kurulması isabetsizdir.
Sonuç: Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca ( BOZULMASINA ), 08.03.2005 gününde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)


Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları
**************************************