Ülkemizde kanunsuz evlat edinmelerin fazlalığını düşünerek, karşılaştığım bir davada da tereddüte düştüğüm için bu konunun açıklığa kavuşturulmasını istiyorum.Medeni kanunda nesebin reddi davasını kişinin ölmesi halinde altsoyunun açabileceği belirtilmiş. Ancak kişinin nesebini reddedeceği kişiden başka altsoyu yoksa vede kişi vefat etmişse, bu dava murisin yansoyu yada üstsoyu tarafından açılabilecek midir? Çünkü bu durumda nesebi reddedilecek kişi onları mirasın dışına itmiştir. Ölen kişi kendi nesebinden olmayan kişiyi kanunsuz da olsa bilerek ve isteyerek nüfusuna almışsa ve yaşarken bu davayı açma iradesi taşımamışsa bu durum, dava açabilecek tarafı etkiler mi?
Eski medeni kanunda kocanın ölmesi, ayırt etme gücünü kaybetmesi, çocuğun doğduğundan haberdar olamaması veya bulunduğu yerin bilinmemesi gibi durumlarda çocukla birlikte mirasçı olanlara yahut çocuk nedeniyle mirasın dışında kalanlara nesebin reddi davası açma hakkı tanımıştı.(Eski MK. m. 245) Yeni Türk Medeni Kanununda ise, bu konuda önceki Medeni Kanun’dan oldukça farklı bir düzenleme getirilmiştir. Buna göre kocanın süresi içinde dava açması olanaksız hale gelirse onun “altsoyu, anası, babası ve baba olduğunu iddia eden kişi” soybağının reddi davası açabilecektir. Bu hükümle birlikte dava açabilecek kişilerin çevresi daraltılmış gözüküyor.(MK. m. 291/I) Ancak kişinin eşinden ve nesebi ona ait olmayan çocuktan başka mirasçıları da varsa bunlardan sadece üstsoya dava açma hakkı tanınması hakkaniyete aykırı sonuçlar doğuracaktır. O nedenle dava açabilecek kişiler kıyas yolu ile genişletilemez mi?