Sayın meslektaşım,
Sizindebildiğiniz gibi taşınmaz Maliki taşınmazının yerini ve sınırlarını kesin olarak tespit edemiyorsa kadastro müdürlüğüne başvurarak yerini ve sınırlarının tespitini her zaman isteyebilir.yani çaplı taşınmazlarda taşınmaz malikinin taşınmazının mevkisini ve sınırlarını bildiği ve bilmesi gerektiği ilke olarak kabul edilir.Bunun doğal sonucu olarak çaplı taşınmazlarda iyiniyet kural olarak ileri sürülemez.Özetle kanunen,müvekkiliniz iyiniyetli olarak kabul edilemez.(şayet müvekkilinizin hataya düşmesine 3 parsel sayılı taşınmaz malikleri sebep olmuş ise müvekkiliniz iyiniyetli olarak kabul edilir.)Temliken tescil davalarında temliken tescil talebinde bulunan-dâvâcının iyiniyetli olması gerektiğinden olayınızda müvekkiliniz tarafından yapılan su-elektrik ve bağ evi muhtesatlarının değeri 3 parsel sayılı taşınmazdan kat be kat daha değerli olsa bile davanız hukuki bir sonuca ulaşamayacaktır.Söz konusu muhtesatlar müvekkiliniz tarafından yapılmış ve bu muhtesatların müvekkiliniz tarafından yapıldığı 3 parsel sayılı taşınmaz malikleri tarafından da kabul edildiğinden sebepsiz zenginleşme hükümleri gereğince,3 parsel sayılı taşınmazın malikleri tarafından satılması, (iradi olarak veya ortaklığın giderilmesi davası sonucu cebri - satış) bağışlanması,kamulaştırılması vs .gibi nedenlerle taşınmazın mülkiyetinin el değiştirmesi halinde sebepsiz zenginleşen 3 parsel sayılı taşınmaz maliklerine karşı alacak davası açabilirsiniz.Saygılarımla.Av.Şükrü Söğüt