Mesajı Okuyun
Old 30-01-2003, 15:27   #1
Av. Bülent Sabri Akpunar

 
Varsayılan Affet Bizi Heraklit!

Alıntı:
Dışişleri Personeli İstisna Kapsamına Alındı Önce Hürriyette bir manşet haber yayınlandı, ardından köşe yazarları konuyu ele aldı ve en sonunda Dışişleri Bakanı açıklama yapmak zorunda kaldı. Oluşturulan bu kamuoyu ile Dışişleri personeli de emeklilik yaşının 65'ten 61'e indirilmesi düzenlemesinden istisna tutuldu. Tüm dünyada teşkilatlanmış bir kurum olarak Dışişleri Bakanlığı, eğer emekli olacak 80 kişinin yerine yeni eleman bulamıyorsa bu noktada fazla söze gerek yoktur. Çünkü sözün gücü burada tükenmektedir http://www.memurlar.net/haberler/hab...lngNewsID=5223

---------------------------------------
'Ayinesi iştir kişinin lafına bakılmaz' derler ya o düşünceyle izliyoruz yeni siyasi otoritenin uygulamalarını ve 'ahde vefa' ilkesinin çiğnendiğini ne yazik ki üzülerek gözlemliyoruz.(vekil dokunulmazlığı, şeffaf ihaleler,nemalar ve şimdi de istihdam sözleri..)
Açılın Türkiye geliyor!tutamazsınız! genç nüfusumuz büyük bir potansiyel kimse bizi engelleyemez!! vb. hamasi söylemlere karnı doydu artık bu insanların.Statüko geçmişten gelen devamlılığını inatla sürdürürken ağdalı kafalar koltuklarına daha bir sıkı yapışıyor.Uyumcu düşünce tatlı erkinden feragat etmeyi bir yana bırakın çivileri daha bir derine çakıyor,gençlerinin çaresiz gözlerinin içine baka baka.Değişmeyen tek şeyin değişim olduğunu söyleyen filozofun aynı nehrinde aynı şekilde yüzyıllardır yüzebiliyoruz doğa kanunlarında bile boşluk bulabilerek

Anayasa bir kez delinmekle bir şey olmaz ya biz kuralı koyalım nasılsa bir açığını buluruz, bu halkın sosyal hafızası balıktan fazla değil ya biz sözü verelim nasılsa bir şekilde döneriz, NEMAlazım alalım biz cebri kesintiyi de nasılsa bir şekilde öderiz, batılılaşalım aynı normu koyalım hayvan öldürene ceza öngörelim de gerisi önemli değil(kürkü için hayvan katliamının karşılığı ağır para cezası 10 milyon TLdir-yeni tasarı ) ,adayı verelim de kurtulalım ama bir kaç kayalık için ültimatom verelim asker konuşlandıralım, anayasa değişikliğini yapalım da şahsi olsun olmasın önemli değil, tüm türkiyede pusulalarda yanlışlık var amaan seçim bu olur diyelim ama yerel bir bölgede tekrarlayalım ufacık bir nedenden dolayı, YÖKedelim akademik baskıyı -makyavelin kulağı çınlasın- demokrasi havarisi olalım ki kampüs önünde saçını başını düzelten gençkızlarımız kurtulsun.......

ne için yazıyorum?değişecek mi bazı şeyler?Yeşeren değişim beklentilerini gerçeğin soğuk rüzgarları mı savuracak yine yoksa?!hayır hayır! çiğneyemeyeceğimiz -bizim bile başaramayacağımız -bir başka kanun daha var: umut daimdir!Her ölümden sonra yeni doğan bir çocuğun ağlaması her geceden sonra bir Güneş ışığı nasıl olacaksa insanın umudu da yitmeyecektir.Türkiyeyi size rağmen seven tüm gençler ve genç düşünenleri selamlıyorum...