konu ile ilgili yargıtay kararı bulmak için elinizde ilgili program olması gerekiyor.Ben uyap mevzuat programından ictihatlara bakıyorum fakat esas numarası bulunan bir kararı bulamadım biraz eski olduğundan.
konunun açıklaması hususunda elimden geldiğince yardımcı olmaya çalışayım.

MÖHUK da ilgili maddede kabul ettiğimiz kriter sadece Türkiye değil hemen hemen bütün ülke hukuklarında kabul edilen bir durumdur.Kaynaklarda daha çok lex rei sitae olarak geçiyor. yani madde 23/1 de ki ifade ile : "Taşınır ve taşınmaz mallar üzerindeki mülkiyet hakkı ve diğer aynı haklar malların bulundu yer hukukuna tabidir. Aynı maddenin ıv. fıkrasında gayrimenkullerin üzerindeki aynı haklara ilişkin hukuki işlemler şekil yönünden de gayrimenkulun bulunduğu yer hukukuna tabi tutulmuştur.
lex rei sitae ilkesi taşınmazın bulunduğu ülke hukukuna tabi olduğunun ilkesi olmakla birlikte aynı zamanda taşınmaz üzerindeki ayni hak ve mükellefiyetler ile zilyetlik konusuna bir bütün olarak hakim olan bir ilkedir.Bu bağlam da zilyetliğin içerdiği zilyetliğin vasıflandırılması,elde edilmesi ve kaybı,şartları muhtevası,korunma şekli,kanuni rehin hakları ve eşya üzerindeki icrai fiiller için de geçerlidir.

Gayrimenkul mülkiyetinin "kazandırıcı zamanaşımı" veya diğer fiilli yollarla kazanılmasında da şüphesiz lex rei sitae(mekan kanunu) yetkilidir. (Yargıtay 5. Hukuk Da. 21.10.1986 2002/1987 )

saygılarımla.