Mesajı Okuyun
Old 04-01-2009, 00:41   #2
Gemici

 
Varsayılan En Büyük BBG „Google“


İnternette herşey bedava neredeyse; Müzik dinle, film seyret, arkadaşlarınla sohbet et, haberleş, araba ara, buzdolabı ara, nezleni nasıl yenebileceğine dair ilaç veya tavsiye ara, oturduğun yerin satelitten çekilmiş resmine bak, tuttuğun takımın ne kadar tanındığını araştır, hangi köşe yazarı bugün na yazmış araştır, bilimsel bir makale ara, bedava hepsi. Bu bedava hizmetleri verenlerin başında Google geliyor 30 dan fazla programı ve hizmeti ile; En başta Google Arama Motoru var, arkasından Google Earth, Google Mail, Google Analytics, iGoogle, Google Takvimi, Google Picasa, Google Translata, Google Chrome, You Tube vs...geliyor

Bedava verildiğini zannettiğimiz bu hizmetlerin karşılığı olarak kişisel verilerimizi elde ediyor internet hizmeti veren Firmalar ve bu verilerle para kazanıyorlar. Google bugün dünyanın en pahalı markalarından sayılıyor; 2,4 milyar kullanıcısı olan Google’nin değeri 86 milyar dolar olarak tahmin ediliyor. Bu bilgileri aldığım ‘Computer Bild’ adlı dergi internet hizmeti veren firmaların nasıl para kazandıklarını şöyle bir örnekle açıklıyor: ‘Bugün hamilelik testi konusunda Google’de bir arama yapsanız, 9 ay sonra internet sayfalarında çocuk bezi reklamları ile karşılaşırsınız’

Farkında olarak veya olmayarak hangi verilerimizi bildiriyoruz peki Google?
Adımızı, yaşımızı, adresimizi, politik eğilimimizi, hobilerimizi, özel hayatımızı, hastalıklarımızı, iznimizi nerede geçirdiğimizi, borçlu olup olmadığımızı, arkadaş çevremizi, mesleğimizi.

Computer Bild bunlara dayanarak şöyle bir senaryo çiziyor:
13 Ocak 2016 senesindeki bir terörist saldırısından sonra USA teröre karşı yeni yasalar çıkarmak istiyor. Bu gaye ile internet firmalarının, özellikle Google’in ellerindeki verileri istiyor. Elde ettiği verilerle USA 2,4 milyar insanın profiline kavuşmuş olur. Kimin kim olduğunu ve nerede oturduğunu nasıl bilecek peki, daha doğrusu internert firmaları kimin kim olduğunu nasıl biliyor? En başta IP Adresi ile. Daha sonra cookiler ve mail kontoları ile.

Gerçekleşir mi böyle bir senaryo, yoksa saçma sapan bir düşünce mi? Evet veya hayır demeden önce tarihteki örneklere bir göz atmak gerekir. İletişim teknolojisinin bu kadar gelişmemiş olduğu zamanlara ve yapılan fişlemelere.

Totaliter bir rejim için en büyük silahtır bu veriler.

Büyük silah mı küçük silah mı üzerinde tartışılacak bir konu. Gerçek şu ki, dünya çapında faaliyet gösteren Google Avrupa’nın verileri koruma görevlileri ile ortak çalışmaya yanaşmıyor ve elde ettiği verileri nasıl kullandığına dair bir açıklık getirmiyor.

Saygılarımla