Mesajı Okuyun
Old 08-02-2009, 12:23   #167
Av. Şehper Ferda DEMİREL

 
Varsayılan Google taramasından iki özet bilgi :)

Murat Menteş, okumacı, tartışmacı, kavgacı, yani kışkırtıcı bir yazar arkadaşım. Onunla çekişirken çiçek açarsınız. Yazarlık macerasını ben de merakla izliyorum. Peşinen söyleyeyim, fiktif, tümden hayal ürünü metinler sevmem, fakat Murat Menteş’in birbiri peşi sıra kurduğu cümlelerin gücü, benim kendimce şikayetimi kuruntuya dönüştürdü. Ben, Murat’ın yaşındayken kelimelerle kasap gibi boğuşuyordum; Murat aksine, kelimeleri kırbaçlayıp cümleler içinde düzene sokuyor ve bunu pek mahirce başarıyor. Bu yüzden Dublörün Dilemması çok canlı, renkli, inceden felsefi çığlıklarla bezeli bir kitap ve hızla yaklaşan bir yazarı işaretliyor... Böyledir, edebiyat kavgayla başlar huzurla sona erer derler; gerçi ben görmedim, hayırlısı Murat için olsun!..
Nihat Genç

Çok acayip. Çok tuhaf. Müthiş!.. Böyle bir kitabın yazıldığına inanamıyorum. Okuyun, siz de inanamayacaksınız!
Hakan Albayrak

Dublörün Dilemması ilginç, heyecanlı, eğlenceli, derinlikli...
bir roman. Ama galiba en önemli özelliği, bize sözcüklerin gücünü hatırlatması. Hiperaktif bir zekanın ürünü, bu baş döndürücü macerayı okumak büyük keyif! Ben sevdim eller alsın.
Alper Canıgüz

Yazar hakkında
İstanbul'da doğdu. Bisiklet tamiriyle uğraştı, ufak tefek sihirbazlık numaraları öğrendi ve amatör olarak boksla ilgilendi. Yediği yumruklar dayanılmaz bir raddeye gelince, ringlere veda edip şiir yazmaya koyuldu. Dergilerde, yayınevlerinde, gazetelerde çalıştı. Kaosa Mütevazı Bir Katkı'da (2001, Şûle Yayınları) medyanın bozucu ve yıkıcı tesirlerini konu etti; Aynalı Barikatlar'da (2003, Şûle Yayınları) ise terörün gündelik hayatlarımıza sindiğini öne sürdü.


****


Dublörün Dilemması
Murat Menteş
İletişim Yayınları, Nisan 2005
Roman, 265 sayfa

Murat Menteş "Kaosa Mütevazı Bir Katkı" ve "Aynalı Barikatlar" adlı deneme kitaplarından sonra "Dublörün Dilemması" ile birlikte bir romanla çıktı karşımıza. Bildik üslubundan ayrılmadan, kelimelerin kıvrak kullanımıyla eğlenceli, heyecanlı romanın konusu ise kısaca şöyle:

Sürmeli albino Nuh Tufan, arkadaşı İbrahim Kurban'ın keşfettiği maske yapım yöntemiyle kılık değiştirerek para kazanmaya karar verir. "AYNI ANDA İKİ YERDE BİRDEN OLMANIZ MI GEREKİYOR? BİZİ ARAYIN!" ilanı gazetede yayınlanınca memleketinden her köşesinden iş teklifleri alır. Sonunda işadamı Ferruh Ferman'ın kılığına girerek onun adına davetlere katılmaya ve giderek onun hayatını yaşamaya başlar. Tabii bu esnada esas kız Dilara Dilemma' ya da kayıtsız kalamaz. Zaten atipik şizofrenik olan Nuh Tufan yeni yüzü ve yeni aşkı ile kendisini işdünyası-mafya-polis üçgeninin ve bir dolu tesadüfün tam ortasında bulur.

Yer yer yaptığı müzik, sinema ve felsefe atıflarıyla entelektüel derinliği de olan "Dublörün Dilemması" mutlu sonla biter diyemiyoruz. Zira Murat Menteş kitabını bitirmemekte ısrar ederek son cümleden sonra okuyucuyu yine kitaba yönlendiriyor.

Kitaptan:

«Boğaziçi Köprüsü'nden kopan taksi Etiler'e doğru yol alırken, radyoda Orhan Gencebay'ın Hayat Kavgası şarkısı çalmaya başladı. İbrahim Kurban'ların evinin önüne geldiğimizde şarkı henüz bitmemişti. Şoföre parayı saydım, fakat arabadan inmedik. Şoför, soru soran gözlerle suratımıza bakıyordu. İşaret parmağımı dudaklarıma götürerek, "hişşşş" dedim. Şarkı bitti. Biz taksinin arka kapılarını aynı anda açıp dışarı çıkarken, İbrahim Kurban başını içeri uzatarak durumu şoföre açıkladı: "Orhan Gencebay çalarken arabadan inilmez kaptan.»


*Kitabı ben de merak ettim