Mesajı Okuyun
Old 19-02-2015, 19:40   #6
Juror8

 
Varsayılan

...mahkemece, davacı tarafa 16.7.2010 tarihli celsede yukarda açıklanan usul dairesinde keşif ve bilirkişi masraflarını yatırmak üzere kesin süre verilmiş, davacı tarafça kesin sürenin gereğinin yerine getirilmediğinden 8.10.2010 tarihinde masrafların yatırılmaması sebebiyle keşfin yapılamadığına dair tutanak düzenlenmiştir. Aynı gün davacı vekili müvekkilinden masraf alamadığından bahisle istifa dilekçesi vermiş, akabinde davacı şirket yetkilisi 14.1.2011 havale tarihli dilekçesiyle sağlık sorunlarından dolayı masrafları yatıramadıklarını belirterek kendilerine son kez kesin süre verilmesini talep etmiş, dilekçe ekine 30.4.2008 tarihli imzasız hasta epikriz raporunu eklemiştir. Davacı tarafça kesin sürenin gereğinin yerine getirilmemiş olmasına karşılık mahkemece bu kez 24.3.2011 tarihli oturumda keşif ve bilirkişi masraflarının yatırılması konusunda davacı tarafa yeniden kesin süre verilmiş, bu kez süresi içinde masraflar yatırılmış, mahallinde keşif yapılarak bilirkişiler kurulu raporu alınmıştır. Bu uygulamanın yukarda izah edilen usul kurallarına uygunluğundan söz edilemez. Davacı taraf, verilen kesin süreye rağmen keşif ve bilirkişi masraflarını yatırmadığından, ara kararda da ihtar edildiği üzere keşif ve bilirkişi incelemesine dair delilinden vazgeçmiş sayılmalıdır. Oluşan bu hukuki durum, davalı yararına usuli müktesep hak oluşturur. Artık davacının davasını, keşif ve bilirkişi incelemesi haricinde kalan delillerle kanıtlaması gerekir... Yargıtay 15.HD 2013/6503 E 2014/203 K

...Her ne kadar HMK'nun 94. maddesine göre mahkemece kesin olduğu belirtilmeden tayin edilen ikinci sürenin kesin olduğu düzenlenmiş ise de, somut olayda keşif yapılması yönünde kurulan ara kararların yukarıda açıklanan ilke ve usule uygun olduğunu söyleyebilme imkanı yoktur. Bu nedenle mahkemece, kaç bilirkişi ile keşife gidileceği, bilirkişilerin hazır edilmeleri için gereken davetiye giderleri, bilirkişiler için takdir edilen ücret, yatırılması gereken mahkeme yolluğu, tanıkların keşif mahallinde dinlenilmeleri için gereken tebligat giderleri vs. kalem gösterilmek suretiyle keşif ara kararı kurulması zaruri olup, kesin süre içeren ara kararının gereğinin yerine getirilmemesinin doğuracağı sonuçların taraflara hatırlatılması ve bu konuda uyarı yapılması da gereklidir. Bununla birlikte davacı tarafça 7.5.2013 tarihinde keşif masrafı olarak bir miktar avansın yatırıldığı görülmektedir.

Hal böyle olunca; mahkemece yukarıda açıklanan ilke ve usule uygun şekilde, hesap edilecek bilirkişi ve keşif giderleri tek tek belirlenmek suretiyle ara karar oluşturulması, eksik kalan masraf olduğu takdirde davacı tarafa bu konuda HMK'nun 94. maddesine göre süre verilmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere hüküm kurulması isabetsizdir... Yargıtay 1.HD 2013/18216 E 2014/5008 K