Mesajı Okuyun
Old 05-07-2012, 11:03   #2
Av.Bülent AKÇADAĞ

 
Varsayılan

Sayın meslektaşım,

Vermiş olduğunuz esas numarası farklı ancak istemiş olduğunuz kararın bu olduğunu düşünüyorum.

T.C. YARGITAY

11.Hukuk Dairesi
Esas: 2005/13516
Karar: 2006/1843
Karar Tarihi: 23.02.2006


LİMİTED ŞİRKETTEKİ PAY DEVRİNİN TESPİT VE TESCİLİ İSTEMİ - LİMİTED ŞİRKETLERDE PAY DEVRİ USULÜ - BİRBİRİNİ TAKİP EDEN ÜÇ İŞLEMİN YAPILMASI HALİNDE PAY DEVRİNİN GERÇEKLEŞECEĞİ - EKSİKLİĞİN DAVA YOLUYLA GİDERİLMESİNİN MÜMKÜN OLMADIĞI

ÖZET: Dava, limited şirketteki pay devrinin tespit ve tescili istemine ilişkindir. Somut olayda devir, imzası noterce tasdik edilmiş yazılı mukavele ile yapılmış ise de sermaye ve sayısal olarak ortaklardan en az dörtte üçünün devre muvafakat ettiğine ve şirket yönünden geçerli olması için devir işleminin şirkete bildirilip pay defterine kaydedildiğine dair belge ibraz edilememiştir. Bu eksikliğin dava yoluyla giderilmesinin mümkün olmamasına, daha sonraki bir aşamaya ilişkin tescilin de talep edilememesine göre işbu davanın dinlenebilme kabiliyeti bulunmamaktadır. Buna göre davacılar vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.

(6762 S. K. m. 520)

Dava: Taraflar arasında görülen davada Ankara Asliye 7. Ticaret Mahkemesi'nce verilen 27.09.2002 tarih ve 2002/201-2004/193 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, bazı noksanlıkların ikmali için dosya mahalline gönderilmişti. Bu noksanlıkların giderilerek dosyanın gönderildiği anlaşılmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi Deyiş Cesur tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

Karar: Davacılar asıl davada, davalı şirkete ait toplam 21/40 hissenin tamamını noter belgesi ile diğer davalıya devrettiklerini ancak gerekli devirlerin yapılmaması nedeniyle vergi borçlarına dair ödeme belgesi geldiğini öne sürerek sattıkları hisselerin davalı Yaşar Hüner'e ait olduğunun tespiti ile Ankara Ticaret Sicil Memurluğu'na tescil ve ilan ettirmesine birleşen davada ise davacılar vekili müvekkillerinin davalı şirketteki hisselerini devretmesi nedeniyle devir tarihinden sonraki şirket borçlarından sorumlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.

Davalılar davaya cevap vermemiştir.

Mahkemece, iddia, savunma toplanan kanıtlar ve tüm dosya kapsamına göre limited şirket hisse devrinin TTK.nun 520. maddesi gereğince sermaye ve ortak sayısının 3/4'ünün muvafakatı ile şirkete bildirilmek ve pay defterine kaydedilmek şartıyla hüküm ifade edeceği, pay ve karar defterlerinin ibraz edilemediği bu nedenle devrin gerçekleşmediği gerekçesiyle asıl ve birleşen davaların reddine karar verilmiştir.

Kararı davacılar vekili temyiz etmiştir.

Dava, limited şirketteki pay devrinin tespit ve tescili istemine ilişkindir.

Limited şirketlerde pay devri usulü TTK.nun 520. maddesinde düzenlenmiş olup, <Bir payın devri, şirket hakkında ancak şirkete bildirilmek ve pay defterine kaydedilmek şartıyla hüküm ifade eder. Devir hususunun pay defterine kaydedilebilmesi için, devre ilişkin mukavelenin yazılı şekilde yapılmış ve imzasının noterce tasdik edilmiş olması ve ortaklardan en az dörtte üçünün devre muvafakat etmesi ve bunların esas sermayenin en az dörtte üçüne sahip olması şarttır.> hükmünden de anlaşılacağı üzere birbirini takip eden üç işlemin yapılması halinde pay devri gerçekleşir. Somut olayda devir, imzası noterce tasdik edilmiş yazılı mukavele ile yapılmış ise de sermaye ve sayısal olarak ortaklardan en az dörtte üçünün devre muvafakat ettiğine ve şirket yönünden geçerli olması için devir işleminin şirkete bildirilip pay defterine kaydedildiğine dair belge ibraz edilememiştir. Bu eksikliğin dava yoluyla giderilmesinin mümkün olmamasına, daha sonraki bir aşamaya ilişkin tescilin de talep edilememesine göre işbu davanın dinlenebilme kabiliyeti bulunmamaktadır. Buna göre davacılar vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir. Bu durumda mahkemece esasa girilerek yazılı gerekçelerle davanın esastan reddi doğru değil ise de sonucu itibariyle doğru olan hükmün HUMK.nun 438/son maddesi uyarınca gerekçe değiştirilerek onanması gerekmiştir.

Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan kararın ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 4.20.-YTL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 23.02.2006 tarihinde oybirliği ile karar verildi.