Mesajı Okuyun
Old 18-10-2006, 23:21   #46
Jeanne D'arc

 
Varsayılan

Alıntı:
Meğer Nobel garantiymiş!

Ne haftaydı, tam bir tozkoparan fırtınası, sapla saman birbirine karıştı.
Önce Fransız Meclisi, "Bu memlekette, Türklerin Ermeni soykırımı yapmadıklarını söylemek yasaktır" diye, düşünce özgürlüğünden ne anladıklarını ortaya koyan bir yasayı kabul etti.
Arkadan, tuhaf şey, aynı gün saat farkıyla Nobel Edebiyat Ödülü Türk romancı Orhan Pamuk'a verildi.
Kafalar iyice karıştı.
***
Çünkü Orhan Pamuk "Türkler bu topraklarda 1 milyon Ermeniyi, 30 bin Kürdü katlettiler!" diyerek, bilimsel kanıtı olmayan, "tarafsız Türklüğü"nü ortaya çıkarmıştı.
Bu yüzden "Nobel'i Orhan Pamuk'a bu tarafsızlığından dolayı verdiler" gibi iddialar ortaya atıldı, lakin Orhan Pamuk, resmi kayıtlara "Romanlarıyla ödül kazandı" diye geçti.
Onun için Türk olan Orhan Pamuk'u kutlamamak gibi bir yaklaşımımız olamaz, Orhan Pamuk Türktür, Nobel'i de bir Türk olarak kazanmıştır.
Önce bunu kabul edeceğiz.
***
Ama bunu kabul etmemiz, "Türkler 1 milyon Ermeniyi, 30 bin Kürdü katlettiler!" hezeyanını sineye çekmemiz anlamına gelmez.
Orhan Pamuk hayatı boyunca, hem Nobel ödülü, hem de bu hezeyanla birlikte anılacaktır.
En azından biz öyle yapacağız.
***
Bazı laflar vardır ki unutulmaz, Başbakan Erdoğan'ın "Askerlik yan gelip yatma yeri değildir" lafı gibi.
Erdoğan da ömrü boyunca bu lafla anılacak, her şehit cenazesinde, "Onlar yan gelip yatmadılar, düşmanla çarpıştılar, al bayraklarında yatıyorlar" tepkileriyle karşılaşacaktır.
Bir de özür dilemesi var ki!
Uğur Dündar'a, "Bu sözümden üzülenler olmuş, ben o annelerden babalardan özür dilerim!" diyor.
Yani "üzülenler olmuşsa" özür diliyor.
İnsaf, üzülmeyip de ne yapacaklardı ki!
Neyse gelelim Orhan Pamuk'a...
***
Hani geçen hafta Türkiye nefesini tutmuş, Orhan Pamuk Nobel'i kazanacak mı, kazanmayacak mı? diye fal açarken, meğer Prof. Erol Manisalı, 18 Aralık 2005 günkü yazısında garanti vermiş, yazının başlığı "Orhan Pamuk Nobel'i Garantiledi" imiş...
Erol Manisalı'ya göre, Orhan Pamuk "Türkler soykırım" yaptı açıklamasıyla ABD ve AB'nin resmi görüşüne destek vermişti. (x)
Yine Prof. Manisalı'ya göre, Başkan Bush da İstanbul'a geldiğinde Galatasaray Üniversitesi bahçesinde yaptığı konuşmada, Pamuk'tan övgüyle söz etmişti. Danışmanlarının eline tutuşturdukları kâğıttan bu övgüyü okumuştu:
"Avrupa halkının yüzde 70'inin hiç sevmediği, Amerikalıların bile 2006 yılı başı itibariyle üçte ikisinin politikalarını eleştirdiği faşist bir siyasetçi, Orhan Pamuk'u neden över ki! Üstelik Bush'un edebiyatla uzaktan yakından ilgisi olmadığını dünya âlem tahmin edebilir.
Ama Orhan Pamuk, Bush gelmeden önce de Batı'nın sömürge politikalarına destek veren açıklamalar yapıyordu."
***
YANİ?..
Yoooo, kırk yılda bir Nobel aldık, neredeyse alanı da Bush'a benzeteceğiz!
Sağ olsun, Manisalı Hoca da durup durup öyle şeyleri hatırlayıp yazar ki!
Ama aylar önce "Pamuk Nobel'i garantiledi!" diye yazanın da bu kadar laf etmeye hakkı olsun.
***
YÖK Başkanı Prof. Dr. Erdoğan Teziç, Fransız Meclisi'nin kararı üzerine, Fransız devletinin kendisine verdiği en önemli nişanı geri göndermiş...

TARİHTE ADAMLARA DA YER VARDIR, "ADAMCIKLARA" DA ...
(x) Attillâ İlhan'la Hayatın İçinden; Truva Yayınları, Ekim 2006.

h.pulur@milliyet.com.tr


Sayın Hasan Pulur'un Milliyet'te bugün yayınlanan yazısndan sonra, Sayın Tiocfaidh'in yazısı daha bir anlam kazanmaya başlamadı mı?

Başka söze ne hacet?

Saygılarımla.

Not:Orjinalinden farklı olarak, yazı içindeki son cümle tarafımca büyük harfe dönüştürülmüş ve yine bir kısım cümleler de kalın hale getirilmiştir.