Mesajı Okuyun
Old 27-10-2007, 16:30   #2
av.ersen

 
Varsayılan

Evrak aslı bulunamaz ve sahteciliğin suret üzerinde yapıldığı anlaşılırsa 765 sayılı TCK 342/3. madde gereği özel evrakta sahte sahtecilik suçu oluşur; ancak 5237 sayılı yasada buna ilişkin bir düzenleme göremedim. yani 342/3 ün yeni ceza yasasında karşılığı yok. Bu durumda evrak aslı ele geçirilemezse ve fiil yeni tarihli ise suç oluşmayacaktır, kanaatindeyim.
T.C.
YARGITAY
CEZA DAİRESİ 6


Esas No.
2001/903
Karar No.
2001/1649
Tarihi
23.02.2001


765-TÜRK CEZA KANUNU ( TCK )/342



SAHTECİLİK SUÇU
RESMİ EVRAKTA SAHTEKARLIK


ÖZET
SAHTECİLİK VE DOLANDIRICILIKTAN SANIK HAKKINDA BELGE FOTOKOPİLERİNİN C. SAVCILIĞINCA ONAYLANMIŞ OLMASI KARŞISINDA, ASLININ BULUNUP BULUNMADIĞI ARAŞTIRILARAK, VARLIĞI HALİNDE TCK.NUN 342/1. MADDESİNİN; BULUNMAMASI VEYA SURET ÜZERİNDE SAHTECİLİĞİN YAPILDIĞININ BELİRLENMESİ HALİNDE İSE, AYNI YASANIN 342/3. MADDE VE FIKRASININ UYGULANMASI GEREKİR.


DAVA : Sahtecilik ve dolandırıcılıktan sanık Orhan Özcan'ın yapılan yargılanması sonunda: Mahkumiyetine ilişkin İSTANBUL 1. Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 17/02/1999 tarihli hükmün duruşmalı olarak Yargıtay’ca incelenmesi sanık müdafii tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı C. Başsavcılığından bozma isteyen 3.1.2001 tarihli tebliğname ile 19.1.2001 tarihinde daireye gönderilmekle tayin edilen günde yapılan duruşma sonunda okunarak gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Sair itirazların reddine, Ancak;
1- Dosyadaki belge fotokopilerinin C. Savcılığınca onaylanmış olması karşısında, aslının bulunup bulunmadığı araştırılarak, varlığı halinde TCK.nun 342/1. maddesinin; bulunmaması veya suret üzerinde sahteciliğin yapıldığının belirlenmesi halinde ise, aynı yasanın 342/3. madde ve fıkrasının uygulanması gerekeceğinin düşünülmemesi,
2-Oluşa göre dolandırıcılık suçu eksik kalkışma aşamasında kaldığı halde TCK.nun 61. maddesi yerine 62. maddesiyle uygulama yapılması,
3-Dolandırıcılık suçundan dolayı TCK.nun 59. maddesinin uygulanması sırasında 222.222.221 lira yerine fazla ağır para cezası tayini,
SONUÇ : Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ve duruşmada ileri sürdüğü itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnamedeki düşünce doğrultusunda hükmün BOZULMASINA ilişkin 23.2.2001 günü oybirliğiyle alınan karar Yargıtay C. Savcısı H. Atıf Erten hazır olduğu halde, sanık ile müdafiinin yokluklarında, açıkça ve yöntemince okunup anlatıldı.