08-08-2007, 14:56
|
#2
|
|
Ev eski Medeni Kanun döneminde satın alınmıştır.
Tarafların (edinilmiş mallara katılma rejiminin ) evlenme tarihinden itibaren geçerli olacağına dair bir sözleşme yapmadıklarını varsaydığımızda ; ev eski Medeni Kanunda öngörülen (mal ayrılığı ) rejimine tabi olacaktır. Bu yönden kadın Türk Medeni Kanunun 231 maddesinde öngörülen " katılma alacağı/artık değer " isteyemeyecek , fakat 227 maddesinde öngörülen " katkı payı /değer artış payını " şartları varsa isteyebilecektir.
Şartları varmıdır diye baktığımızda ;
743 sayılı Eski Medeni Kanunun 152 maddesi " Kadın ve çocukların münasip şekilde iaşesi, kocaya aittir." şeklinde düzenleme yaparak evlilik birliğinin giderlerinden kocanın sorumlu olacağını öngörmüştür.
Sayın (Konuk) ,
Somut olayda; evin satım bedelini eski koca ödemiştir ama, siz de kocaya ait yasal bir görev olan aile birliğinin giderlerini üstlenerek , evin alımında kocaya bu yönden katkıda bulunmuş oluyorsunuz. Eğer giderleri üstlenmeseydiniz , eski koca öncelikle kazancından geçim giderlerini harcayacak arta kalan kısmını evin alım bedeli olarak ödeyecek, bu durumda parası yetişmeyeceği için ya o evi alamayacak yada daha ucuz fiyatlı bir alabilecekti.
Ev giderlerini kazancınızla karşıladığınızı mahkemede ispat edebilirseniz , ev giderleri için harcanan paranın tamamının veya hakimin değerlendirmesine göre belirli bir oranının katkı payı olarak kabul edilip, size ödenebileceği kanısındayım.
Zamanaşımı süresi ise; boşanma kararının kesinleşmesinden itibaren 10 yıldır. Zaman geçmiş değildir.
Saygılarımla.
|