Mesajı Okuyun
Old 15-11-2012, 11:38   #7
hukukcu1985

 
Varsayılan

Bu konuda verilen kararların çok eski olduğunu düşünüyorum. Talih Uyar'ın bahse konu kitabında kendi görüşü taşınır mal ise kesinleşmesine gerek olmayacağı yönündedir. Yargıtayın emsal gösterilen kararları bence güncel değil. Talih Uyar2ın gerekçesi de bence çok mantıklı. O kısımdan küçük de bir kesit aktarıyorum
"Gerek doktrinde(136) ve gerekse uygulamada(137) bu konuda -yani; istihkak davasının reddine ilişkin kararın, kesinleşmeden uygulanacağı hakkında- bir duraksama yoktur.Doktrinde(138) «istihkak davasının kabulüne ilişkin icra mahkemesi kararının uygulanabilmesi -ve özellikle, haczin kaldırılabilmesi- için, kesinleşmesine gerek bulunduğu» belirtildiği gibi, yüksek mahkeme(139) de, -kimi kez oybirliği ile kimi kez oyçokluğu ile- «istihkak davaları sonucunda verilen ilâmların tesbit ilâmı niteliğini taşıdığını, tesbit ilâmlarının ise 12.11.1979 tarih 1/3 s. İçt. Bir. K. gereğince kesinleşmeden infaz edilemeyeceğini» belirtmiştir. Yüksek mahkemenin 27.1.1984 T. 10575/716 sayılı oyçokluğu ile verilmiş olan kararının iki karşı oy yazısında da(140) «ne İcra ve İflâs Kanununda ve ne de Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununda ‘istihkak davalarının kabulüne ilişkin hükümlerin kesinleşmedikçe icra edilemiyeceklerine dair’ bir hüküm bulunmadığı» belirtilerek, ekseriyet kararına iştirak edilmemiştir. Yüksek mahkeme, daha sonraki üç kararında -ayrıntılı gerekçe göstermeden- «hüküm kesinleşmedikçe haczin kaldırılamayacağını» oybirliği ile kabul etmiştir.Kanımızca, istihkak davası sonucunda verilen kararların kesinleşmeden uygulanamayacağını belirten açık bir hüküm bulunmadığından taşınır mallar hakkındaki «istihkak davasının kabulüne» ilişkin hükümlerin -«istihkak davasının reddine» ilişkin hükümler gibi- kesinleşmeden uygulanabileceğini kabul etmek daha doğru olacaktır."
Bu konudaki görüşlerinizi ve varsa son yıllarda çıkan kararlar hakkında yazılarını bekliyorum.