Mesajı Okuyun
Old 31-10-2009, 23:21   #4
LEVENTDAĞDEVİREN

 
Varsayılan

HUMK md 290 ‘‘Senede bağlı olan her çeşit iddiaya karşı defi olarak ileri sürülen ve senedin hüküm ve kuvvetini ortadan kaldıracak veya azaltacak nitelikte bulunan hukuki işlemler 540,00 liradan az bir miktara ait olsa bile tanıkla ispat olunamaz’’ şeklindeki yasa maddesi uyarınca bırakınız müvekkilinize müvekkilinizin eşine karşı dahi tanık deliline başvuramayacağını düşünüyorum.
Bu görüşümü destekler mahiyetteki Yargıtay Kararı da aşağıdadır:
Dava, davacının keşidecisi, davalının lehdarı bulunduğu 6.2.2001 keşide, 6.6.2001 vadeli 9.000.000.000.- TL' lık bono ile borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Davalı vekili, bononun davacıya verilen borç para karşılığı alındığını, tanık dinlenmesine muvafakat etmediğini, davacının icrada da borcu kabul ettiğini belirterek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, taraflar arasında akrabalık ilişkisi bulunduğundan, tanık dinlemiş ve davacı tarafından ibraz edilen kasetin çözümü de gözetilerek davanın kabulüne bononun iptaline, davacının borçlu olmadığının tespitine, % 40 kötüniyet tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Senede bağlanan hususlarda taraflar akraba olsa bile tanık dinlenemez ( HUMK. 293/4 ). Bu durumda iddianın yazılı delille kanıtlanması gerekir. Mahkemece bu yön gözardı edilerek tanık beyanlarına göre hüküm kurulması ve davacının İcra dosyasındaki borcu kabul beyanı dikkate alınmadan yazılı gerekçe ile hüküm kurulması doğru görülmemiştir. (YARGITAY 19.HUKUK DAİRESİ E.2004/11407 K.2005/7991 T.14.7.2005)