Mesajı Okuyun
Old 25-06-2007, 12:09   #6
HÜLYA ÖZDEMİR

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
21. HUKUK DAİRESİ
E. 1997/6660
K. 1997/6343
T. 13.10.1997
• İSTİSNA AKDİ ( Hizmet Akdinden Farkı )
• HİZMET AKDİ ( Unsurları ve İstisna Akdinden Farkı )
• PART-TİME HİZMET AKDİ ( Yapılabileceği )
818/m.313,355
506/m.2
ÖZET : BK. 313. maddesi çerçevesinde, çalışan, "zaman" ile bağımlılık unsurlarını gerçekleştirecek biçimde çalışmakta ise aradaki ilişki hizmet akdi, iş gücünü belirli ya da belirli olmayan bir zaman için çalıştıranın buyruğunda bulundurmakla yükümlü olmayarak edimini görüyor ve amacı eser meydana getirmekse istisna akdidir.

Davalıya ait işyerine günde iki kez giderek rasat işlemi yapıp aldığı bilgileri işverenin talimatı doğrultusunda cetvellere geçiren aylık bilgi vermek zorunda olan davacının, davalı ile arasındaki ilişkinin hizmet akti olduğunun kabulü gerekir.

Bu çalışmanın sürekli ve işverenin işyerinde geçmesi gerekmeyip 506 sayılı Yasanın 2. maddesi gereğince "part-time" şeklinde ifa edilmesi de mümkün bulunmaktadır.

DAVA : Davacı, davalılardan işveren nezdinde 24.5.1996 tarihinden dava tarihine kadar geçen hizmetinin 506 Sayılı Yasaya tabi olduğunun tesbitine ve bu sürelere ilişkin sigorta primlerinin Kuruma ödenmesine karar verilmesini istemiştir.

Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.

Hükmün, davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve tetkik hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

KARAR : Dava, davalıya ait işyerinde tesbitini istediği dönemde hizmet akdine dayalı olarak çalıştığının tesbiti istemine ilişkindir. Davacının tesbitini istediği dönemde davalıya ait işyerinde, saat 8-16'da olmak üzere günde iki defa rasat yaptığı, aldığı bilgileri, idarece tesbit edilen defter ve cetvellere kaydettiği, aylık rasat ve istihkak cetvelini idareye gönderdiği, uyuşmazlık konusu değildir. Uyuşmazlık, çalışmanın; hizmet akdinin mi? Yoksa; istisna akdinin mi? dayandığı noktada toplanmaktadır.

Bilindiği gibi, çalışan Borçlar Kanununun 313. maddesinin öngördüğü çerçeve içinde ve "zaman" ile bağımlılık unsurlarını gerçekleştirecek biçimde çalışmaktaysa, aradaki çalışma ilişkisi hizmet akdine, çalışan iş gücünü belirli yada belirli olmayan bir zaman için çalıştıranın buyruğunda bulundurmakla yükümlü olmayarak, edimini görüyorsa ve sözleşmenin amacı; bir eser meydana getirmekse çalışma ilişkisi istisna akdidir.

Somut olayda, davacı davalıya ait işyerine günde iki kez gitmek suretiyle rasat işlemi yaptığı ve aldığı bilgileri, işverenin talimatı doğrultusunda cetvellere geçirdiği ve aylık bilgi ve belgeleri işverene göndermekle yükümlü olduğuna göre aradaki çalışma ilişkisinin hizmet akdi niteliğinde olduğu açık-seçiktir. Öte yandan, hizmet akdinin unsurlarının oluşması için çalışmanın; sürekli ve aynı işverenin işyerinde geçmesinin gerekmediği dava konusu olayda olduğu gibi ( Part-Time ) biçiminde geçmesinin de mümkün olduğu 506 sayılı Yasanın 2. maddesinin açık hükmü gereğidir.

Hal böyle olunca, ve özellikle davacı çalışmalarının Part-Time biçimde hizmet akdine dayalı olarak geçtiği açık-seçiktir.

Mahkemece yapılacak iş; davacı çalışmalarının hizmet akdine dayalı olarak geçtiği kabul edilerek, günlük çalışma saati ve aylık çalışma günü hesaplanarak tesbiti istenilen dönemdeki toplam sigortalı hizmetinin tesbitine karar vermekten ibarettir.

Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.

O halde davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.

SONUÇ : Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle ( BOZULMASINA ), temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 13.10.1997 gününde oybirliğiyle karar verildi.

yarx