Mesajı Okuyun
Old 21-05-2007, 18:31   #19
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan ragıp
Ancak yine de haciz ihbarnamesini yollanmasının yararlı olduğu kanısındayım. Bunu 2 sebebi var.

Kooperatif kanunuda yazıldığı gibi, anasözleşmede ne yazdığını burdan bilme şansımız yok. Haciz ihbarnamesine ortakların itiraz edip etmeyeceğini de bilemeyiz. Elbette başka durumların da değerlendirilmesi gerekir. Ancak, kendimi anlatamadım. Burada hatanın bende olduğuna inanıyorum. Zira: "Beni anladınız mı?" sorusunun yerine; "Ben anlatabildim mi?" sorusuna inanmışımdır. Kısa yazmam nedeniyle kendimi anlatamadım.
İkinci olarak: Yargıtay kararının eksik olduğu kanısındayım. Yukarda madde metninden açıkça anlaşıldığı gibi, kooperatif mameleki ile sorumludur. Ortaklık payı karşılığı ödenmesi gereken bedel(buna aidat da diyebiliriz) haczedilemese de, birikmiş aidat borçlarının, kooperatif mamelekinden sayılması gerekmektedir. Ben bu şekilde düşünüyorum. Bu nedenle birikmiş borçların icra marifeti ile tahsiline engel bir durum olduğunu sanmıyorum.
Kaldı ki, Kooperatifin tasfiye ve iflasına karar verildiğinde, üyelerin birikmiş boröları talep edilebiliyor. Tasviye memurunun kullandığı bu yetkinin, İcra müdürü tarafında da kullanılması gerekir.

Sanırım, biraz doktrin tartışması oldu ama; ne yapalım bu da benim görüşüm.

Sayın ragıp,

Maalesef size katılmıyorum. Önce bazı kavramları tekrar gözden geçirmek gerekir. İİK 89 uncu maddeye baktığımızda,haciz ihbarnamesi 3 üncü kişilere gönderilmektedir. Kooperatif ortağı 3 üncü kişi olabilir mi? Bunun için de Koop. Kanunu 1 inci maddeye bakarak; kooperatifin tanımından 3 üncü kişi olamayacağını anlayabiliyoruz.Bu nedenle ortağa haciz ihbarnamesi gönderilemez. Çünkü kooperatifi oluşturan unsurlardan birisidir.

Alıntısını yaptığınız maddelere göz atmadan önce şunu belirtmekte fayda görüyorum. Biz tabii ki forumlarda ihtilafları çözmeye çalışmıyoruz. Soruya göre hukuki görüşlerimizi belirtiyoruz. Soru açık değilse, soru sahibine karşı sorular sorarak konuyu açmaya çalışıyoruz. Ancak herhangi bir soruya yanıt verirken bütün ihtimalleri düşünerek yazmaya kalkarsak, her cevabımız sayfalar tutar.

Malumunuz olduğu üzere, kooperatif anasözleşmeleri matbu olup, hepsi birbirine benzer...Genellikle de sınırlı sorumlu üye kaydeder. Aksi takdirde üye kaydetmekte zorlanırlar. Soruda böyle bir istisnadan sözedilmemektedir.

Ancak sorudan, kooperatifin henüz dağılmadığını, dağıtılmadığını veya iflas etmediğini anlayabiliyoruz. Sizin alıntısını yaptığınız 2 maddenin de geçerli olabilmesi için kooperatifin dağılması, dağıtılması veya iflas etmesi gerekmektedir. 30 uncu madde açıkça
Alıntı:
kooperatiften sonra sorumlu olacakları
şeklinde hüküm taşımaktadır.29 uncu madde ise bu haller açık açık yazılmış...

Alıntı:
Haciz ihbarnamesine ortakların itiraz edip etmeyeceğini de bilemeyiz.

Bu cümleyi ise size hiç yakıştıramadım. Bu konudaki şikayet süresiz olup her zaman ileri sürülebildiği gibi, borçlu kooperatifin dahi itiraz edebileceğini hüküm altına alan kararlar mevcuttur. Haciz ihbarnamesini kesinleştirdiniz diyelim. Sonra açılacak menfi tespit davasında, müvekkilinizin ödemek zorunda kalacağı yargılama gideri ve avukatlık ücretini de bırakalım; prestij kaybını nasıl telafi edeceksiniz?

Saygılarımla