|
|
|
|
|
|
Sayın meslektaşım bugün sizin görüşünüz doğrultusunda aktif husumet yokluğundan ihtiyaç sebebiyle tahliye davası usulden reddedildi. Bu aşamada intifa hakkını da aynı şekilde devrinde yani artık tam olarak mülkiyetin devrinde bütün ihtar şartlarının en baştan işletilmesi mi gerekiyor? Ya da bu aşamada intifa devri yaptıktan sonra nasıl bir adım izlemek mantıklı olur. Teşekkür ederim zaman ayırdığınız için.
|
|
 |
|
 |
|
İntifa hakkını tapudan terkin ederseniz, malik evi kullanabilir hale gelir ve bu noktada artık ihtiyaçtan tahliye davası açabilir.
Ancak artık açacağı davanın 351. maddeye (ve o tarihte çekilmiş ihtara göre) DEĞİL, 350. maddeye göre açılması gerektiğine dikkat etmeniz gerek.
Bir diğer deyişle artık "yeni malik" değilsiniz, "kiralayan" sıfatıyla gereksinim nedeniyle dava açacaksınız. Bu durumda da 350'deki dava açma şartlarına dikkat edeceksiniz yani sözleşmede fesih için süre öngörülmüşse bu süreye uygun yeni ihtar çekeceksiniz ve kira kontratının sonunda dava açacaksınız.
Bu arada "aktif husumet yokluğunu" anlayamadım. Bence olayınızda aktif husumet mevcut çünkü kiralayan yeni malik. Davanın usulden değil esastan reddedilmesi gerekirdi, çünkü davayı açan kişi doğruydu ancak o kişinin evi kullanması hukuken mümkün olmadığından ihtiyaç iddiası samimi değildi.
Eğer davanız "aktif husumet yokluğundan" reddedildiyse, hakim "kiralayan" sıfatınızı da tartışıyor demektir, dolayısıyla bu hususa da dikkat etmek gerek.