|
24/12/2024 Tarih - 2024/İHK-103172 Sayılı İtiraz Hakem Heyeti Kararı
1. BAŞVURUYA KONU UYUŞMAZLIK VE İTİRAZ HAKEM HEYETİNE İNTİKALİ
1.1. Uyuşmazlık Konusu Olay
Başvurucu vekili talep dilekçesinde özetle; 03/09/2024 tarihinde, başvurucuya ait olan XXX
plakalı araç ile karşı tarafa ZMMS ile sigortalı olan XXX plakalı aracın karıştıkları kaza sonucunda
başvurucuya ait aracın değer kaybına uğradığını belirterek, şimdilik 50,00-TL değer kaybı
bedelinin temerrüt tarihinden itibaren işleyen avans faizi ile birlikte sigorta şirketinden tahsilini
talep etmiştir.
UH tarafından verilen 05.11.2024 tarihli ara kararında “Raporun dosyaya sunulmasından sonra
raporların taraflara mail yoluyla ile tebliğine, tarafların itirazları varsa, raporları tebellüğ ettikleri
tarihten itibaren 2 (İKİ) iş günlük kesin süre içinde dosyaya sunulmak üzere itirazlarını "Online
Belge Gönderimi" belge gönderim platformu üzerinden göndermelerine, ”karar verilmiş,
08.11.2024 tarihli bilirkişi raporunun taraflara tebliği üzerine, Sigorta kuruluşu vekili, bilirkişi
raporunda yer alan tespit doğrultusunda bakiye 3.000,00-TL değer kaybı tazminatını
ferileriyle birlikte ödediğini ve başvurunun konusuz kalması gerektiğini belirtmiştir.
Başvuru sahibi ise 11.11.2024 tarihli ıslah dilekçesi ile belirlenen 15.000,00 TL değer
kaybı ücretinin temerrüt tarihinden işletilecek avans faizi ile ödenmesini, yargılama
sırasında 12.000,00 TL ödeme yapıldığından TALEBİN 12.000,00 TL’lik kısmı hakkında
konusuz kalma kararı verilmesini, bakiye 3.000,00 TL asıl alacağa hükmedilmesini,
başvuru sahibi lehine dava değeri üzerinden vekalet ücretine hükmedilmesini talep
etmiştir.
Dosyanın İtiraz Hakem Heyetine İntikal Etme Süreci
Başvuru sahibinin başvurusu üzerine raportör tarafından yapılan ön inceleme sonunda
hazırlanan Başvuru İnceleme Raporu’nda, başvuru koşullarının bulunduğu, uyuşmazlığın ön
inceleme aşamasında sonuçlandırılabilecek nitelikte olmadığı, uyuşmazlığın çözümü için işin
esasının incelenmesi gerektiğinin belirtilmesi üzerine işin Uyuşmazlık Hakem Heyeti’ne intikal
ettiği, Uyuşmazlık Hakem Heyeti’nin verdiği karara karşı sigorta kuruluşu tarafından itirazda
bulunulduğu anlaşılmıştır.
İtiraz Yetkilisi tarafından hazırlanan İtiraz İnceleme Raporu’nda, itirazın süresi içinde ve
usulüne uygun olarak yapıldığı tespit edilerek itirazın esastan incelenebilmesi için dosyanın itiraz
hakem heyetine tevdiine karar verilmiştir.
Uyuşmazlık konusu dosya İtiraz Hakem Heyetimize 24.12.2024 tarihinde ulaşarak teslim
alınmıştır.
1. SİGORTA HAKEMİ VEYA HAKEM HEYETİNCE VERİLEN HÜKÜM
Uyuşmazlık Hakemi tarafından; “Esas talep açısından başvurunun konusuz kalmış olması
nedeni ile karar verilmesine yer olmadığına, Haklılık durumuna göre başvuru sahibi tamamen
haklı görüldüğünden, ödenmemiş 35.-TL tebligat gideri olmak üzere toplam 35.-TL tutarında
yargılama giderinin XXX Sigorta A.Ş.’den alınarak başvuru sahibine ödenmesine,Başvuru sahibi
kendisini vekille temsil ettirdiğinden lehine, AAÜT uyarınca hesaplanan 12.000.-TL tutarında
vekalet ücretinin XXX Sigorta A.Ş.’den alınarak başvuru sahibine ödenmesine,”şeklinde karar
verilmiştir.
81
2. TARAFIN/TARAFLARIN İTİRAZ GEREKÇELERİ VE TALEPLERİ
Sigorta kuruluşu: Yargılama aşamasında değer kaybına yönelik olarak ödenen , başvurunun
12.000,00 TL’lik kısmının HUKUKİ YARAR YOKLUĞU sebebiyle REDDİNE karar verilmesini
talep etmiştir.
3. UYUŞMAZLIĞA UYGULANACAK HÜKÜMLER
Uyuşmazlığın çözümü için 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu, TTK’nın Özel Sigorta
Hukukunu düzenleyen maddeleri, Karayolları Trafik Kanunu, Türk Borçlar Kanunu, Hukuk
Muhakemeleri Kanununu, Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik, Kara Yolları Motorlu
Araçlar Mali Mesuliyet Sigortası Genel Şartları ilgili hükümleri ile yargısal içtihatlar dikkate
alınmıştır.
4. DEĞERLENDİRME, GEREKÇELİ KARAR
5.1.Değerlendirme
İtiraz Hakem Heyetimize itiraz üzerine gelen dosya incelendiğinde, itirazın sigorta kuruluşu
tarafından ileri sürüldüğü görülmüştür. Bu kapsamda inceleme; taleple bağlılık ilkesi gereğince,
sigorta kuruluşunun itirazları ile sınırlı olarak yapılacaktır.
Talep, trafik kazasından kaynaklanan araç değer kaybı bedelinin zorunlu mali mesuliyet
sigorta poliçesi kapsamında ödenmesine ilişkin olup; Uyuşmazlık Hakemi tarafından başvuru
sahibinin değer kaybı yönünden talebinin konusuz kaldığına karar verilmiştir. Karara karşı sigorta
kuruluşu tarafından itiraz edilmiştir.
Başvuru sahibi az yukarıda belirtilen hususlarda karara karşı itiraz etmiştir.
Başvurucunun 50,00 TL değer kaybı bedeli istemi ile 03/10/2024 tarihinde STK’ya
başvuruda bulunduğu, bilirkişi raporunun 08/11/2024 tarihinde tanzim edildiği, sigorta şirketi
tarafından 08/10/2024 tarihinde sadece asıl alacağı kapsar şekilde kısmi olarak 12.000,00-TL
değer kaybı ödemesi yapıldığı, başvuru sahibi vekilinin bilirkişi raporundan sonra 11.11.2024
tarihinde ıslah dilekçesi ile 15.000,00 TL değer kaybı ücretinin temerrüt tarihinden işletilecek
avans faizi ile ödenmesini, yargılama sırasında 12.000,00 TL ödeme yapıldığından TALEBİN
12.000,00 TL’lik kısmı hakkında konusuz kalma kararı verilmesini, bakiye 3.000,00 TL asıl
alacağa hükmedilmesini, başvuru sahibi lehine dava değeri üzerinden vekalet ücretine
hükmedilmesini talep ettiği, sigorta kuruluşunun bakiye 3.000,00 TL değer kaybı tutarını ferileri
ile birlikte 12.11.2024 tarihinde başvuru sahibine ödediği görülmüştür.
Başvuran vekili, Sigorta şirketinin ödeme yaptığı kısım bakımından talep konusuz kalmış
olsa da bilirkişi raporunda belirlenen ve davalı tarafça STK’ya başvuru tarihinden sonra ödenen
12.000,00 TL üzerinden vekalet ücretine ve yargılama giderine hükmedilmesini talep etmiştir.
Uyuşmazlık Hakemi tarafından, “Esas talep açısından başvurunun konusuz kalmış olması nedeni
ile karar verilmesine yer olmadığına, Haklılık durumuna göre başvuru sahibi tamamen haklı
görüldüğünden, ödenmemiş 35.-TL tebligat gideri olmak üzere toplam 35.-TL tutarında yargılama
giderinin XXX Sigorta A.Ş.’den alınarak başvuru sahibine ödenmesine,Başvuru sahibi kendisini
vekille temsil ettirdiğinden lehine, AAÜT uyarınca hesaplanan 12.000.-TL tutarında vekalet
ücretinin XXX Sigorta A.Ş.’den alınarak başvuru sahibine ödenmesine” şeklinde hüküm
kurulmuştur.
Kural olarak, ıslah edilen tutar yönünden kabul hükmü kurmak ve başvuran taraf lehine vekalet
ücretine hükmedebilmek için, ıslah tarihinde “talebinde haklı olması/böyle bir alacağının mevcut
olması,bulunması” gerektiği açıktır. Bu husus HMK 114/h.maddesinde “Davacının, dava açmakta
hukuki yararının bulunması” olarak ve bir dava şartı şeklinde düzenlenmiştir. Dava şartlarının
varlığı da HMK 115/1.maddeye göre, yargılamanın her aşamasında re’sen incelenmesi gereken bir
82
durumdur. Hukuki yararın varlığı ise davanın ilk açılış anında ve elbette ıslah/talep artırım anında
ayrı ayrı değerlendirilmesi gereken hususlardandır.
Ancak TMK’nın 2. Maddesi gereğince “Herkes, haklarını kullanırken ve borçlarını yerine
getirirken dürüstlük kurallarına uymak zorundadır. Bir hakkın açıkça kötüye kullanılmasını hukuk
düzeni korumaz.
Somut olayda, başvuran belirsiz alacak talebine konu başvurusunda şimdilik 50.00TL
değer kaybı tazminatının davalıdan tahsilini talep etmiş, UH tarafından kusur ve tazminat
miktarının belirlenmesi için alınan 08.11.2024 tarihli bilirkişi raporunda başvurana ait araçta
meydana gelen bakiye değer kaybının (15000.00TL-12000.00TL başvurudan sonra yapılan ödeme
nedeniyle=)3.000,00TL olduğu tespit edilmiştir. Sigorta kuruluşu tarafından 08.10.2024 tarihinde
sadece asıl alacağı kapsar şekilde 12000.00TL’lık kısmi ödeme yapılmıştır. Sigorta kuruluşu
zamanında başvuru sahibinin zararını gidermeyerek işu başvurunun yapılmasına sebebiyet
vermiştir. Yargılama devam ederken sigorta kuruluşu kısmi ödeme yapsa da davanın açılmasına
sebebiyet verdiğinden yargılama giderlerini ve vekalet ücretini de ödemekle yükümlüdür. Somut
olayda sigorta kuruluşu,bilirkişi raporunun tanziminden ve başvuranın bedel artırımından sonra,
yalnızca bakiye 3.000,00 TL değer kaybı tazminatına yönelik vekalet ücretini karşılamıştır. Bu
durumun TMK’nın 2. Maddesinde yer alan iyi niyet kurallarına aykırılık teşkil ettiği anlaşılmakla,
belirsiz alacak davasının niteliği gereği, yargılama aşamasında ödenen 12.000,00TL üzerinden
başvuran lehine vekalet ücretine karar verilmesinin hakkaniyete uygun olacağı kanaatine
varılmıştır.Zira sigorta kuruluşu tarafından davanın açılmasına sebebiyet verilmiş, yargılama
yapılmış ve UH tarafından alınan bilirkişi raporu ile tazminat miktarı belirli hale geldikten sonra,
yalnızca bakiye değer kaybı alacağı yönünden vekalet ücreti ödemesi gerçekleştirilmiştir. Bu
halde,başvuranın işbu başvuruda bulunmakta ve bedel artırımında haklı olduğu anlaşılmakla,
davanın açılmasına sebebiyet veren sigorta kuruluşunun vekalet ücreti de dahil tüm yargılama
giderlerinden sorumlu olması gerekmektedir. Kaldı ki somut olayda başvuru sahibi vakiye
3.000,00 TL’nin sigorta kuruluşundan tahsiline ve ancak vekalet ücretinin 15.000,00 TL
üzerinden hesaplanmasına karar verilmesini talep etmiştir.12000.00TL yönünden tahsil talebi
mevcut değildir. Olmayan bir talebin reddi de mümkün değildir.Bu sebeple Uyuşmazlık Hakemi
tarafından yazılı olduğu şekilde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmamakla; sigorta
kuruluşunun dava değerinin ıslah edilmesinde hukuki yarar olmadığı yönündeki itirazlarının
reddine karar verilmesi gerekmektedir.
5.2.Gerekçeli Karar
Sigorta Kuruluşu; yukarıda belirtilen itirazları ileri sürerek Uyuşmazlık Hakem Heyeti
kararının kaldırılmasını ve yeniden karar verilmesini istemiş ise de, bu itirazları yukarıda
açıklandığı şekilde irdelenmiş olup ileri sürülen tüm itirazlarının reddine karar verilmesi
gerekmiştir.
Kanun yolu açıklaması:
2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 40. maddesinin 2. fıkrası gereğince “Devlet,
işlemlerinde, ilgili kişilerin hangi kanun yolları ve mercilere başvuracağını ve sürelerini belirtmek
zorundadır.”
Bu bağlamda; 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 30. maddesinin 12. fıkrası gereğince, İtiraz
Hakem Heyetleri’nin kararları hakkında (1) Tahkim süresinin sona ermesinden sonra karar
verilmiş olması, (2) Talep edilmemiş bir şey hakkında karar verilmiş olması, (3) Hakemlerin
yetkileri dâhilinde olmayan konularda karar vermesi ve (4) Hakemlerin tarafların iddiaları
hakkında karar vermemesi durumlarında her hâlükârda temyiz yolu açıktır. Bu sebeplerin dışında
İtiraz Hakem Heyetleri’nin kararlarına karşı ancak uyuşmazlık 238.730,00 TL üzerinde ise
temyize gidilebilir.
Taraflar kanun yoluna başvurmak isterlerse 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun
361. maddesi gereğince kararın kendilerine tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Yargıtay
nezdinde temyiz kanun yoluna başvurabilirler.
83
İşbu dosyada yukarıda açıklanan mutlak temyiz sebepleri bulunmamakla birlikte uyuşmazlık
238.730,00 TL’nin altında olduğundan İtiraz Hakem Heyetimizce verilen karara karşı temyiz
kanun yolu kapalıdır.
6.SONUÇ:
1. Sigorta Kuruluşunun itirazlarının REDDİNE,
2. Sigorta Kuruluşu tarafından yatırılan 1.065,00 TL itiraz başvuru ve tebligat ücretinin
kendi üzerinde bırakılmasına,
3. Kararın usulü işlemlerin tamamlanması için Sigorta Tahkim Komisyonu’na tevdiine,
Oy çokluğu(İtiraz hakemi XX
|