Mesajı Okuyun
Old Dün, 12:32   #3
Yücel Kocabaş

 
Varsayılan

1. TKHK'nun 70/3 m. de geçen "talep edilmesi şartıyla hâkim, tüketici hakem heyeti kararının icrasını tedbir yoluyla durdurabilir."şeklindeki hüküm Furkan Terzioğlu'nun da belirttiği gibi HMK'da düzenlenen "ihtiyati tedbir" niteliğinde bir hüküm olmayıp,kendine özgü, geçici koruma tedbirlerine dahil bir hükümdür.

Bu yönden kararı "ihtiyati tedbir" olarak nitelendirip, HMK'nun ihtiyati tedbire ve itiraza dair hükümleri uygulanarak bir sonuca gidilemez. Öğretide 70/3 m.deki düzenlemenin daha ziyade İİK m. 36'daki " icranın geri bırakılması" düzenlemesine benzediği ve İİK/36 m.deki prosedürün burada uygulanacağı ifade edilmektedir. Hal böyle olunca İİK m 36'ya göre verilen "icranın geri bırakılması" kararları kesin nitelikli olmakla, kıyasen uygulanarak TKHK'nun 70/3 m. göre verilen "hakem heyeti kararının icrasının tedbir yoluyla durdurulması" kararının da "kesin" kararlardan olduğunu söyleyebiliriz.

2.Kesinleşen mahkeme kararları kazanılmış hak teşkil eder. Oysa mahkemenin “kanun yolunun açık “ olduğuna dair kararı üst mahkemece yerinde görülmediğinden kesinlik kazanmamıştır. Kaldı ki kesinleşmiş olsaydı dahi yerel mahkemenin bu yoldaki değerlendirmesi “maddi hataya” dayalı olduğundan yine de kazanılmış hak teşkil etmezdi.