Mesajı Okuyun
Old 13-05-2025, 14:31   #8
Adalet1903

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Admin
Ben sizin yerinizde olsaydım, öncelikle SADECE ESKİ BORÇLAR için tüm mirasçılara örnek 13 ile takip yapardım. İcra dosyasına beyanları durumunu netleştirebilir (örneğin bir tanesi ben orada oturmuyorum, itiraz ederim veya kiracı değilim itiraz ederim vs. diyebilir).

30 gün içinde borç ödenmezse bu defa SH'ye gidecekmiş gibi arabuluculuk süreci


başlatabilirsiniz (yine hepsine karşı). O süreçte de durumu netleşir (kim oturuyor, kim sonradan geldi, kim kiracı olmayı kabul ediyor, kim etmiyor vs.)

Daha sonrasında bir yandan bu takip özelinde tüm mirasçılara karşı icra mahkemesinde (sulh hukuk değil!) tahliye davası açarken, diğer yandan da içinde bulunanlara karşı meni müdahale davası açmayı değerlendirebilirsiniz.

Ya da bu süreç içinde kira hukukundan ilerlemeyi düşünürseniz o zaman diğer borçlar için de süreçte kiracı olduğu ortaya çıkan üzerinden yeni takip açabilirsiniz.

Ancak kira hukukunun kiracıyı koruduğunu ve tahliye vs. konusunda kiralayanın çok sınırlı hakları olduğuna dikkate etmek lazım. Dolayısıyla işgalciyi "kiracı" yaparsak bu koruma perdesi altına gireceklerdir. Oysa işgalci olarak süreç devam ederse hem tahliye ihtimali artar, hem de ecrimisil vs. isterken kira hukukundan kaynaklanan TÜFE artışı sınırlaması vs. sınırlamalarla karşılaşmaz, rayiç kullanım bedeli talep etme şansınız olur.



Üstadım kiracının yaşadığı süreçteki borçlarından dolayı yasal mirasçılarına karşı örnek 13 lü takip başlattık. Ancak icra müdürlüğü borçlu taraf bilgisi uyuşmadığından ödeme emirlerinin tebliğe çıkarılması talebimizi reddetti. Bu durumda nasıl hareket etmeliyiz?