|
16.5- Güzellik salonlarında deriye veya deri altına enjeksiyonla müdahalede bulunmayı gerektiren işlemler yapılamaz.
Meslektaşım yazıyor bakın tekrar attım. Zaten deri altı işlemler ve tıbbi tedavi işlemleri; bunlar güzellik salonlarında yapılamaz. Güzellik salonlarında tedavi yapılabilir mi ? Her kelimenin de ayrı ayrı yazmasına gerek yok.
İçtihat var; bu işlemleri yapanlar 3359 SAYILI SAĞLIK HİZMETLERİ KANUNU EK-11 maddesi ve/veya 1219 SAYILI KANUNA AYKIRILIK SUÇU nedeniyle hapis cezası ile cezalandırılır. Yüzlerce karar var.
7. CEZA DAİRESİ
Esas : 2024/1624
Karar : 2024/5497
Karar Tarihi :20.05.2024
Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; temyiz edilebilir olduğu, temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, temyiz isteğinin süresinde olduğu, temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle,
Sanık müdafiin, incelemenin duruşmalı yapılması talebinin, tayin olunan cezanın süresi itibarıyla yasal olanak bulunmadığından, 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi uyarınca yürürlükte bulunan 1412 sayılı Kanun'un 318. maddesi uyarınca reddine karar verilerek, gereği düşünüldü:
I. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafiin temyiz sebepleri; sanığın iş yerinde ele geçen cihaz tıbbi amaçlı üretilen değil epilasyon amacıyla üretilen bir IPL cihazı olduğuna, suçun oluşmadığına, sanığın cezalandırılmasına yeter her türlü şüpheden uzak ve kesin delil bulunmadığına ve sair nedenlere ilişkindir.
II. GEREKÇE
Dosya kapsamına göre, Sağlık Bakanlığı tarafından, mevzuat değişikliği sonucu sağlık kuruluşu statüsünden çıkarılan güzellik salonlarında yapılan denetimler çerçevesinde çeşitli şehirlerde şubeleri bulunan ve sanığın İskenderun şubesi yetkilisi olduğu işletmenin yapılan denetiminde, cilt bakımı odasında bir adet iğneli epilasyon cihazı bulunduğu belirlenerek tutanak tutulmuş ve sanık hakkında 1219 sayılı Kanun'a muhalefet suçundan cezalandırılması istemiyle kamu davası açılmıştır.
Sanık savunmalarında, 2013 yılından önce bu cihazın kullanımı serbest olduğundan aldıklarını, sonra kullanma imkanı kalmayınca atıl hale geldiğini, ancak denetim sırasında halen iş yerinde durduğunu, sonrasında kaldırdıklarını beyan etmiştir.
Tüm dosya kapsamına ve tutanağa göre, sanığın iş yerinde, mevzuat uyarınca tıbbi cihaz olarak kabul edilen ve tabip tarafından tedavide kullanılan IPL cihazının kullanıma hazır olarak bulunması karşısında, sanığın atılı suçu işlediğinin sabit kabul edilip hakkında 1219 sayılı Kanun'a muhalefet suçundan mahkûmiyet hükmü kurulmasında hukuka aykırılık bulunmamıştır.
Sanık hakkında kurulan hükümde, Yargıtay tarafından düzeltilmesi mümkün görülen, kamu davasına katılma hakkı bulunmayan Sağlık Bakanlığı'nın davaya katılmasına karar verilerek lehine vekalet ücretine hükmolunması dışında bir hukuka aykırılık görülmemiştir.
III. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle sanık müdafiin temyiz istemi yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321. maddesi gereği BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322. maddesi gereğince, hüküm fıkrasından vekâlet ücretine ilişkin 8. maddenin çıkartılması suretiyle hükmün, Tebliğname’ye kısmen uygun olarak, oy birliğiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 20.05.2024 tarihinde karar verildi.
|