|
|
|
|
6100 sayılı HMK’nun 107.maddesi 2.fıkrasında, alacağın miktarı ve değerinin “tam ve kesin olarak” belirlenebilmesinin mümkün olduğu anda, davacının dava değerini artırabileceği biçiminde bir düzenleme yapılmış
Belirsiz alacak davasına ilişkin 107.maddenin 2.fıkrasında, davacı “davanın başında belirtmiş olduğu talebini artırabilir” denilmiş olup, bu açıklama yalnızca bir defa artırılabileceği olarak yorumlanamaz.
Yargıtay 5.HD. 23.03.2017, gün E.2017/5161 K.2017/9019 sayılı kararı.Dava HMK.107.maddesindeki belirsiz alacak davası niteliğinde olup, davanın niteliği gereği ıslah yapılamaz kuralı uygulanmaksızın, bozmadan sonra alınan bilirkişi raporuna göre davacının dava dilekçesinde belirttiği miktarı arttırması mümkündür” denilmiştir.
Yargıtay 4.HD. 24.10.2017 gün E.2017/4269 K.2017/6251 sayılı kararı.ava, haksız fiil sebebiyle maddi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, bozmadan sonra ıslah yapılamayacağı gerekçesi ile bilirkişi raporu esas alınarak, dava dilekçesinde talep edilen miktar yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosya kapsamı ve 6100 sayılı HMK 107.maddesi gereğince, eldeki davanın belirsiz alacak talebi ile açılması karşısında; davacının, iddianın genişletilmesi yasağı olmadan ve karşı tarafın rızasına ve ıslaha da gerek kalmaksızın talep sonucunu arttırabileceğinin kabul edilmesi gerekmektedir. Şu durumda, bozmadan sonra ıslah yapılamayacağı şeklinde yanılgılı gerekçe ile davacının miktar açıklama dilekçesi değerlendirilmeden hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir” denilmiştir.
Dolayısıyla artırım yapıldıktan sonra tekrar bilirkişiye gitme ihtimali, rakamların değişmesi, istinafa gitmenin mümkün olmadığı kararlar düşünüldüğünde artan miktarla ilgili talep artırımı yapamama halinde artan kısım için yeniden dava açmak zorunda kalacaktır ki hem zaman hem de ekonomik açıdan hak sahibinin kaybına sebep olacağından belirsiz alacak davasına ilişkin düzenlemenin amacına aykırıdır. Karar verilene kadar birden fazla kez talep artırımı yapılabilir.
|
|
 |
|
 |
|
Aksi yönde kararı buraya bırakıyorum. Güncel kararlara vakıf değilim fakat görüş birliği yok ise denemeyi tercih etmezdim.
21. Hukuk Dairesi 2016/13009E., 2017/2956K, 10.04.2017 Tarih
"Somut olayda, maddi tazminat alacağının bilinir hale geldiği 12.12.2013 tarihli hesap raporunun akabinde davacı vekilinin 24.12.2013 tarihli ilk talep artırım dilekçesiyle maddi tazminat istemini neticeten 39.686,24 TL’ye arttırdığı dikkate alınarak ilk talep artırımına itibar edilmesi gerekirken; uyulan bozma ilamına aykırı olacak şekilde ilk talep artırımı da dışlanmak suretiyle maddi tazminata karar verilmesi doğru olmamıştır.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular dikkate alınmadan hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul olunmalı ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz edenlerden....Makine Ltd. Şti.'ne yükletilmesine
10.04.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi."