Alıntı: Yazan Yücel Kocabaş Oluşan içtihat, yabancı uyruklu kişinin Türkiye'de ikamet etmesi halinde Tebligat Kanunu m. 26. ve Tebligat Yönetmeliği'nin 45. maddesi hükümleri doğrultusunda, Türkiye'de ikamet ettiğinin kanıtlanmaması halinde ise dış ülkede oturan yabancılarla ilgili Tebligat Kanunu 25. ve Tebligat Tüzüğünün 36, 37,38,39,40. maddelerine göre tebligat işleminin yapılması yönündedir. 1.Tebligat K.m.26 ile Yönetmelik m. 45 hükmüne göre; yabancı uyruklu kişi Türkiye'de ikamet etmesine rağmen, yabancı ülke elçisi, kâtibi gibi kendisine tebligat yapılamayacak kişilerden ise, 2. Kendisine tebligat yapılabilecek kişilerden olmakla beraber adresi "ülke dışı muamele gören (elçilik binası gibi) bir yer ise ; o takdirde bu kişilere Tebligat K. hükümlerine göre tebligat yapılamaz. Tebligat çıkarılmış ise tebligat memuru tebligatı iade eder. Bu takdirde tebligat evrakı ve Talepname tercümeleri yaptırılarak Adalet Bakanlığı'na gönderilir. Tebligat gereği Dışişleri Bakanlığı aracığı ile yaptırılır. 3.Türkiye'de ikamet eden yabancı uyruklu muhatap kendisine tebligat yapılamayacak kişilerden değilse ve adresi de "ülke dışı muamelesi gören" yerlerden değilse, yabancı uyruklu olması genelde bir ayrıcalık yaratmaz. Kendisine Tebligat K. hükümlerine göre tebligat yapılabilir. Ancak yabancı uyruklu kişilere Tebligat K. m.21/2’ye göre tebligat yapılamayacağına dair Yargıtay kararları vardır. 4.Sorunun cevabı sadece yasa ve yönetmelik hükümleri ile çözülemez. Bu konuda iki taraflı ve uluslararası sözleşmeler ile karşılıklılık esasları etkili olabilir. Türkiye'de bulunan gerçek veya tüzel bir yabancıya tebligat yapılıp yapılamayacağı hususunda tereddüt oluşması durumunda keyfiyetin Adalet Bakanlığı aracılığıyla Dışişleri Bakanlığından sorulması gerekir.

Çok teşekkür ederim aydınlatıcı yanıtınız için. İyi çalışmalar dilerim.