Mesajı Okuyun
Old 24-02-2025, 19:46   #3
furugferruhzad

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Musa TAÇYILDIZ
Yargıtay 2. HD
2017/69 E. - 2017/3471 K. - 28.03.2017 T.

"6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunununda tanıkların ne zaman gösterileceği belirtilmemiştir. Ön inceleme duruşmasında taraflar arasındaki uyuşmazlık konusu belirlendikten sonra taraflara delillerini bildirmeleri için süre verilir (HMK m. 137). Davacı erkek dava dilekçesinde tanık deliline dayanmış, 30.11.2012 tarihli tanık listesinde dört adet tanık ismi ve adresi bildirmiş, ön incelemeden önce dilekçelerin karşılıklı verilmesi aşamasında cevaba cevap dilekçesi ile daha önce bildirdiği tanıklar yanında iki tanık ismi daha eklemiştir. Mahkemece, davacı erkeğin 24.12.2012 tarihli cevaba cevap dilekçesinde bildirdiği tanıklar ikinci tanık listesinde bildirildikleri gerekçesiyle dinlenmeden hüküm verilmiştir. Ön inceleme duruşmasından önce ve henüz delillerin sunulması aşamasına geçilmeden tanık bildirilmesi halinde bunun ikinci tanık listesi olarak kabulü mümkün değildir. Davacı erkek, tanıklarının dinlenmesinden de vazgeçmemiştir. Mahkemece, davacı erkeğin 24.12.2012 tarihli cevaba cevap dilekçesinde bildirdiği tanıklar ... ile ...'un 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 243 vd. maddeleri gereğince usulen celp edilip dinlenmesi ve tüm delillerin birlikte değerlendirilerek, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir."
-----

Yargıtay 2. HD
2015/13306 E. - 2016/3959 K. - 01.03.2016 T.

"Dava 30.06.2014 tarihinde açılmış, davacı kadın, dava dilekçesinde iki tanık ismi bildirmiş, mahkemece, dilekçelerin teatisi aşamasının tamamlanmasından sonra 03.12.2014 günü yapılan ön inceleme duruşmasında tarafların üzerinde anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususlar tespit edilmiş ve hakim dava dilekçesinde gösterilen tanıklar için süre vermiştir. Davacı kadın bu tanıkların tanıklık yapmak istemediklerini söyleyip ön incelemeden sonra 06.03.2015 tarihli dilekçe ile iki tanık bildirmiştir. Davacının 06.03.2015 tarihli dilekçesi ile bildirdiği tanıklar "ikinci tanık listesi verilemeyeceği" gerekçesiyle tahkikat aşamasında dinlenilmeden hüküm kurulmuştur.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununda tanıkların ne zaman gösterileceği belirtilmemiştir. Ön inceleme duruşmasında taraflar arasındaki uyuşmazlık konusu belirlendikten sonra taraflara delillerini bildirmeleri için süre verilir. Zira delil, tarafların üzerinde anlaşamadıkları ve uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek çekişmeli vakıalar için gösterilir (HMK m. 187/1). Tahkikat, ön incelemede saptanan çekişmeli hususlar üzerinden yürütüleceğine (HMK m. 140/3) göre, bu tespit yapılmadan tarafların herhangi bir delile dayanmaları ve dayandıkları delilleri sunmaları beklenemez. Başka bir ifade ile; taraflardan, anlaştıkları ve ayrıştıkları hususlar tespit edilmeden delil göstermeleri beklenemez. Öyleyse; davacının mahkemece uyuşmazlık konularının tespitinden sonra sunduğu 06.03.2015 tarihli dilekçesi ile bildirdiği tanıkları ikinci tanık listesi sayılamaz. O halde; adı geçen tanıkların Hukuk Muhakemeleri Kanununun 243 ve devamı maddelerinde gösterilen usul çerçevesinde dinlenilmesi ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek gerçekleşecek sonucu uyarınca bir karar verilmesi gerekirken, bu husus nazara alınmaksızın, davacının 06.03.2015 tarihli dilekçesi ile bildirdiği tanıkları dinlenmeden eksik inceleme ile hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir."
-----

Yargıtay 2. HD
2013/19835 E. - 2014/1007 K. - 21.1.2014 T.

"6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununda tanıkların ne zaman gösterileceği belirtilmemiştir. Ön inceleme duruşmasında taraflar arasındaki uyuşmazlık konusu belirlendikten sonra taraflara delillerini bildirmeleri için süre verilir. Davacı dava dilekçesinde tanık deliline dayanmış bir tanık ismi bildirmiştir.
Ön inceleme duruşmasından önce de 27.04.2012tarihli delil listesiyle diğer tanıklarının isimlerini bildirdiğinden bu liste ikinci tanık listesi olarak kabul edilemez.
Davacı açıkça tanıklarının dinlenmesinden de vazgeçmemiştir. Mahkemece davacı tanıklarının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 243 ve devamı maddeleri gereğince usulen celp edilip dinlenmesi ve tüm delillerin birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir."

Değerli yanıtınız için çok teşekkür ederim meslektaşım, kararlarda taraflar ön incelemeden sonra kendilerine verilen sürelerde tanık listesi sunmuşlar, burada bir sıkıntı yok durum çok açık ancak;sorumun ikinci bölümü de şu şekilde olacak;tanık isimleri ön incelemede verilen sürede de bildirilmemiş ise celse kaybına sebebiyet verilmeden tanık listesi sunulsa(zira daha mahkemenin yapacağı bir çok iş vardı-ben celse kaybını bu şekilde anlıyorum-keşif yapmak,bilirkişi incelemesi yaptırmak vb)davalı tanıkları da keşifte dinlenecek zaten verdiğimiz listedeki tanıklar dinlenebilir mi sizce?