17-02-2025, 12:30
|
#2
|
|
Yukarıda sorduğum soruya ilişkin bulmuş olduğum yargıtay kararı
14. Hukuk Dairesi
2018/408 E. , 2021/2054 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 04.06.2015 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; karar verilmesine yer olmadığına dair verilen 12.05.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 121. maddesi uyarınca yetki belgesine dayalı olarak açılan ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir.
Davacı kurum vekili, davalı borçlu ... aleyhine Fethiye 2. İcra Müdürlüğünün 2012/416 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, borçluya murisinden intikal eden 233 ada 6 parsel sayılı taşınmazdaki ortaklığın satış suretiyle giderilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, borçlu ... aleyhine açılmış olan 2012/416 Esas sayılı takip dosyasında 18/04/2016 tarihli feragat sebebiyle takibin kapatılarak ödenmesi nedeniyle dava konusuz kaldığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmiştir.
Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.
Borçlunun elbirliği halinde ortak olduğu taşınmazlarda, borçlu ortağın alacaklısı, icra mahkemesi hakiminden İİK'nun 121. maddesine göre alacağı yetki belgesine dayanarak borçlunun ortağı olduğu taşınmaz için ortaklığın giderilmesi davası açabilir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 331. maddesinin 1. fıkrasına göre; "Davanın konusuz kalması sebebiyle davanın esası hakkında bir karar verilmesine gerek bulunmayan hâllerde, hâkim, davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderlerini takdir ve hükmeder."
Somut olaya gelince; mahkemece borçlu ... aleyhine açılmış olan 2012/416 Esas sayılı takip dosyasında 18/04/2016 tarihli feragat sebebiyle takibin kapatılarak ödenmesi nedeniyle dava konusuz kaldığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş ise de; davacı alacaklının dava tarihi itibariyle dava açmakta hukuki yararının bulunduğu, öte yandan dava açılmasına davalı borçlu dışında kalan diğer davalıların da sebebiyet vermediği anlaşıldığından, dava tarihindeki haklılık durumuna göre yargılama giderinin sadece davalı borçlu ... üzerinde bırakılması gerekirken davacı üzerinde bırakılması doğru görülmemiş, bu husus kararın bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438/7 maddesi gereğince hüküm sonucunun aşağıdaki şeklinde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün 2. bendinde yer alan “Yapılan 756.30 TL keşif gideri, 55 TL tebligat gideri ve 12.85 TL posta giderinden ibaret toplam 824.15 TL yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına” cümlesinde “yargılama giderlerinin” ifadesinden sonra gelmek üzere “davalı ... üzerinde bırakılmasına” ifadesinin yazılmasına ve hükmün DÜZELTİLMİŞ bu şekli ile ONANMASINA, 23.03.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.
|