10-02-2025, 12:09
|
#2
|
|
Meslektaşım merhabalar;
Tebligatların usulüne uygun olup olmadığına bakın derim. Aşağıda sunmuş olduğum kararlar yol gösterecektir.
T.C. YARGITAY
17. CEZA DAİRESİ
Esas : 2019/2418
Karar : 2019/8217
7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun "Aynı konutta oturan kişilere veya hizmetçiye tebligat" başlıklı 16. maddesinde, kendisine tebliğ yapılacak şahıs adresinde bulunmazsa tebliğin, kendisi ile aynı konutta oturan kişilere veya hizmetçilerinden birine yapılacağı düzenlenmiştir. İncelenen dosyada sanık ...’in yokluğunda verilen kararın, 14/01/2014 tarihinde annesine tebliğ edildiği, tebligat parçasına "Adreste annesi Hülya Özden tebliğ edildi" şeklinde şerh düşüldüğü, ancak sanığın adreste bulunmama sebebi ile sanığın annesinin sanık ile aynı konutta ikamet edip etmediğinin ve tebligatı almaya ehil olup olmadığının belirtilmediği, bu nedenle sanık adına yapılan tebliğin usulsüz olduğu, temyiz dilekçesinin öğrenme üzerine verildiği ve süresinde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;
KONYA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
5. CEZA DAİRESİ
Esas : 2023/788
Karar : 2023/1133
7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun “Aynı konutta oturan kişilere veya hizmetçiye tebligat” başlıklı 16. maddesine göre “Kendisine tebliğ yapılacak şahıs adresinde bulunmazsa tebliğ kendisi ile aynı konutta oturan kişilere veya hizmetçilerinden birine yapılır.” hükmüne yer verilmiştir.
Tebligat Kanunu'nun 17. ve Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 26. maddelerine göre; bir yerde devamlı olarak meslek veya sanatını icra edenler o yerde bulunmadıkları takdirde, tebliğ o yerdeki daimi memur veya müstahdemlerden birine yapılır. Bu durumda, muhatabın o yerde geçici olarak bulunmadığı hususu tespit edilerek, tebligat mazbatasına şerh verilmelidir. Şerh gereğinin yerine getirilmemesi ise tebligatı usulsüz kılar.
Somut olayda; talimat mahkemesince, sanığın savunmasını teminen duruşma gün ve saatini bildirir davetiyenin sanığın adresine tebliğe çıkarıldığı, tebligatın birlikte ikamet ettiği ehil olan … tarafından tebliğ alındığı ancak tebliğ mazbatası incelendiğinde, sanığın adresten geçici mi yoksa sürekli mi ayrıldığı, tevziat saatlerinden sonra tebligat adresine dönüp dönmeyeceği hususunun mazbataya şerh edilmediği gibi …'nun sanıkla olan yakınlığı ve birlikte ikamet gerekçesinin de açıklanmadığı, yapılan bu tebligatın bu nedenle usulsüz olduğu anlaşılmakla, sanık yukarıda açıklanan şekilde Tebligat Kanunu hükümlerine uygun olarak davadan haberdar edilmeyerek yokluğunda duruşmaya devam olunarak karar verilmesi,
Hukuka aykırı, müşteki vekili ve sanık müdafiinin istinaf itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden CMK'nın 280/1. ve 289/1. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA,
|