|
HMK md. 111/1 gereği, terditli davanın ilk koşulu davacının dava dilekçesinde aynı davalıya karşı birden fazla talep ileri sürmesidir.
Ancak bu taleplerden birincisi asli talep olur, ikinci talep veya asli talepten sonra gelen diğer talepler ise ferî talep olarak ifade edilir. Davacının ferî talep olarak birden fazla talepte bulunması durumunda önce gelenin sonra gelene göre önceliği olduğundan ferî talepler arasında da bir derecelendirme yapılması gerekir.
Sonuç olarak, öncelikle vasiyetnamenin iptali (asli talep), mümkün olmadığı takdirde muvazaa nedeniyle tapu iptali, bunun da mümkün olmaması halinde tenkis (fer'i talepler) şeklinde terditli dava açılabilir.
YARGITAY
23. HUKUK DAİRESİ
Esas Numarası: 2012/3887
Karar Numarası: 2012/7342
Karar Tarihi: 12.12.2012
1-Dava, ortaklık hissesinin devrine dair kararın iptali, üyelik tespiti, mümkün olmaz ise daire bedeli, bu da mümkün olmaz ise ödenen aidat bedellerinin iadesi ve ecrimisil istemine ilişkindir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 111/2. maddesinde "Mahkeme, davacının asli talebinin esastan reddine karar vermedikçe, fer'î talebini inceleyemez ve hükme bağlayamaz." hükmü düzenlenmiş olup, mahkemece davacının terditli talepleri sırasıyla incelenip, her bir talebin yerinde olup olmadığı tartışılıp gerekçe gösterilerek red sebepleri belirtildikten sonra son aşamaya gelinmesi gerekirken mahkemece anılan kanun hükmü uygulanmadan davacının terditli taleplerinden en sonuncusu kabul edilerek hüküm kurulmuştur.
Bu itibarla mahkemece öncelikle davalı kooperatifin defter, kayıt ve belgeleri, genel kurul tutanakları, hazirun cetvelleri, gerekirse banka kayıtları üzerinde kooperatif konusunda uzman bilirkişi aracılığı ile inceleme yapılarak, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinde üyelik devrinden sözedilmediği hususu üzerinde de durulup, daire satış vaadinin üyelik devri niteliğinde olup olmadığı, bu tarihten sonra aynı üyelikle ilgili genel kurullara kimin katıldığı, üyelik yükümlülüklerinin kim tarafından yerine getirildiği, davacının açıkça ya da zımmen kooperatif üyesi olarak kabul edilip edilmediği hususlarında ayrıntılı gerekçeli rapor alınıp, öncelikle davacının üyeliğin devrine ilişkin kararın iptali ve ortaklığın tespiti talepleri ile ilgili karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır.
2-Bozma nedenine göre, davacı vekilinin diğer, davalı ... vekilinin tüm temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
|