Mesajı Okuyun
Old 02-10-2023, 17:02   #2
av.enesteper

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Ömer
Merhaba meslektaşlarım,

Müvekkil aracı ile seyir halinde iken kazaya karışmış ve aracı pert olmuştur.

Müvekkil kusursuz olmasına rağmen kasko firması ödeme yapmaktan imtina etmiş, Sigorta Tahkim Kuruluna başvuru yöntemi ile kasko değeri üst limiti çerçevesinde ödeme kararı verilmiştir.

Kaza 2021 yılında gerçekleşmiş olup aracın kasko değeri 290 bin TL idi. STK kararına istinaden bugün işlemiş faizi ile birlikte yaklaşık olarak 350 bin TL sigorta kuruluşundan tahsil edilmiştir.

Aracın bugünkü piyasa rayiç değeri ise 800 bin TL'dir. Hatta araç kaza tarihinde 3 yaşında olup, şu an için 3 yaşındaki aynı aracın piyasa rayiç değeri 950 bin TL'dir.

Mevcut halde kaza tarihinde 3 yaşında aracı olan müvekkil, sigorta kuruluşundan parasını tahsil ettiği şu günlerde aynı aracı alamamaktadır.

Bu aşamada,
1-Müvekkilin bakiye zararının tahsilini karşı taraftan talep edebilir miyiz ?
2-Evet ise, Asliye Hukuk Mahkemesinde standart belirsiz alacak olarak tazminat davası mı açılmalı ?
3-Evet ise, 950 bin TL mi yoksa 800 bin TL mi baz alınmalıdır ?


Destekleriniz için şimdiden teşekkür ederim.

Merhaba meslektaşım,

1- Yerleşik Yargıtay içtihatları uyarınca trafik kazaları haksız fiil olarak kabul edildiğinden bakiye zararınızın haksız fiil hükümleri kapsamında araç şoföründen ve malikinden müteselsilen tahsilini isteyebilirsiniz.

2- Bakiye zararınız nedeniyle tazminat yoluna başvuracaksanız eğer YHGK'nun 2017/1102 Esas, 2020/905 Karar sayılı ilamı uyarınca davanızı belirsiz alacak şekilde ikame edebilirsiniz. Haksız fiilden kaynaklanan tazminat davalarında kural olarak asliye hukuk mahkemeleri görevlidir.
Ancak, taraflar tacirse ve yapılan kaza tarafların ticari işinden kaynaklanmakta ise (örn her iki tarafta tacir niteliğine haiz tüzel kişi ise tüzel kişi tacirlerin her işi ticari iş kabul edileceğinden) asliye ticaret mahkemeleri görevli olacaktır.

3- Burada zararınız tespit edilirken haksız fiilin meydana geldiği tarih dikkate alınacağından günümüzdeki araç bedelleri değil kazanın meydana geldiği tarihteki araç bedelleri dikkate alınacaktır (Bkz bu yönde Y 17 HD 2015/7850 E, 2016/727 K).

NOT: Hukuki prosedürü işletmeden önce somut olayınıza göre haksız fiilden kaynaklanan zamanaşımı süresinin de tespit edilmesini (2 ve 10 yıllık zamanaşımı süresi mi yoksa olayda suç kabul edilen bir durum olduğundan ceza zamanaşımı süreleri mi uygulanacak) tavsiye ederim meslektaşım.