 |
Alıntı: |
 |
|
|
 |
Yazan Av. Onur Deveci |
 |
|
|
|
|
|
|
İşe iade davası sonucunda verilen işe başlatmama tazminatına ilişkin hüküm eda hükmünde değil. Çünkü işe iadeye karar verilip kesinleştiğinde, işçinin işverene başvurması ve işverenin iş başvurusunu kabul etmesi ya da etmemesi gerekiyor.
Bu durumda işe iade davası işçi lehine sonuçlandı ve işçi de süresi içinde işverene başvuruda bulundu ise, buna rağmen işveren işe başlatmazsa işverenin işe başlatmadığı tarihteki ücret üzerinden işe başlatmama tazminatı ödenmesi gerekir. Çünkü işe iade davasında feshin de geçersizliğine karar verildiğinden artık fesih tarihi, işe başlatmama tarihi oluyor.
|
|
 |
|
 |
|
Peki üstadım, bilirkişi raporunun düşük bedel üzerinden çıkması ve bizim buna itiraz etmemiş olmamız bir hak kaybı doğurur mu ? Dediğiniz gibi sonuçta dava henüz karara dahi çıkmadı, kesinleşmesi belki bir sene daha sürecek. O zamana kadar asgari ücret zaten artacaktır. İtiraz etmediğimiz için rapor doğrultusunda eski asgari ücret üzerinden usuli müktesep hak doğma ihtimali var mı ?
Esasında kanunun 21. maddesi ek fıkrada (Ek fıkra: 12/10/2017-7036/12 md.) "Mahkeme veya özel hakem, ikinci fıkrada
düzenlenen tazminat ile üçüncü fıkrada düzenlenen ücret ve diğer hakları, dava tarihindeki
ücreti esas alarak parasal olarak belirler." diyor dolayısıyla bilirkişini kanuna göre doğru hesaplamış oluyor. Çünkü burada direk "dava tarihi itibariyle parasal olarak belirlenir" denmiş. Ancak Yargıtay uygulaması anladığım kadarıyla farklı.