Alıntı: Yazan Av.Bülent AKÇADAĞ Okuduğum bir kaç yazıda böyle bir durumda sadece kendi hissesine düşen miktarın arttırımını isteyebileceği görüşü vardı.

Okuduğunuz yazılardaki örneğin farklı olduğunu düşünüyorum. Orada muhtemelen kiralayan vefat ettikten sonra mirasçıların kiralayan sıfatını kazanması söz konusudur.

Sizin örneğinizde müvekkiliniz zaten doğrudan doğruya sözleşmede kiralayan durumunda. Dava hiç şüphesiz müvekkiliniz tarafından açılmalıdır, zira borçlar kanunu sistematiğinde kira ilişkilerinde taraf malik değil, kiralayandır ve Yargıtay'ın pekçok içtihatında belirtildiği üzere kiralayanın da malik olması hiç birşekilde gerekmez.

Kira akdi mülkiyet temelli bir akit değildir, herkes kiralayan olabilir.