01-06-2021, 21:31
|
#2
|
|
İtirazın iptali davası ile alacağın tahsili davası birbirinden farklı davalardır. İtirazın iptali davasında alacağın tahsiline karar verilemez. İtirazın iptali davası ancak ıslah yolu ile alacak davasına dönüştürülebilir. "... dava itirazın iptali davası olduğu halde alacağın tahsiline karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir." (3.HD. 17.09.2019 T. 2019/364 E. 2019/6745 K) Alacaklı verilen eda hükmünü içeren tahsil kararı ile duran icra takibine devam edemez ise de, borçlu aleyhine ilamlı takip yolu ile yeni bir takip yapabilir.
HMK. 305 m. göre kararın açık olmaması, icrada tereddüt uyandırması, çelişik fıkraları taşıması hususları tavzih nedeni olabilir. Tavzih yolu ile taraflara yüklenen hak ve borçlar sınırlandırılamaz, genişletilemez ve değiştirilemez. Hakim itirazın iptali ile icranın devamına karar vereceği yerde, davacıya kesin hüküm oluşturacak daha geniş hak tanıyarak alacağın tahsiline karar vermiştir. Bu yönden bence kanuna aykırı düşen bu karar tavzih yolu ile düzeltilemez. Karar aleyhine istinaf yoluna gidilmelidir.
|