Mesajı Okuyun
Old 31-05-2021, 00:30   #1
c.erdem

 
Varsayılan Icraya Konu Edilen Maaş Alacağinin Tamaminin Haczi

Sayın meslektaşlarım,

Müvekkilimin x şirketinden 2015 yılı ocak, şubat, mart ayı maaş (ücret) alacakları için arabulucuya başvurduk ve anlaşmama tutanağı tutuldu. Akabinde işbu işçilik alacakları için icra takibi başlattık. Takip talebine 2015 yılı ocak, şubat, mart ayı maaş (ücret) ​alacakları diye açıkça yazdım.

Borçlu işveren ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 günlük yasal sürede itiraz etmeyerek, dosya borcunu icra dairesine yatırdı. Bu arada borçlu işverenin alacaklı, alacaklı işinin borçlu olduğu bir başka icra dosyası mevcuttur. Sorunumuz burada başlamaktadır. Şöyle ki; işveren dosyaya parayı yatırdıktan sonra alacaklı olduğu dosyadan bizim dosyamıza dosya haciz yazısı göndermiş ve bizim alacaklı olduğumuz icra dairesi de dosyaya yatan paranın hepsini işverenin alacaklı olduğu icra dosyasına göndermiştir.

Alacaklı olduğumuz icra dairesine dosya alacağının işçilik alacağı olduğunu, bu nedenle dörtte birinden fazlasının haczedilemeyeceğini belirterek işlemin iptali talebinde bulundum. İcra dairesi;

"Dosyamızda yapılan incelemede takibe konu alacak işlemi ile ilgili olarak işçi maaşına haciz uygulanmadığı, dosya alacağına haczin konulduğu, bunun da bir maaş haczi olmadığı"

gerekçesiyle talebimi reddetmiştir. İcra Müdürlüğünün işbu kararında asıl olarak takip talebi içeriğinden alacağın mahiyetini belirlemesi gerekirken hatalı şekilde gönderilen kararın mahiyetine göre karar vermiştir. İcra Müdürlüğünün bu düşüncesine göre örnek vermek gerekirse; işverene maaş haczi yerine, 89/1 haciz ihbarnamesi gönderilmesi durumunda işçinin işveren nezdinde tüm işçilik alacaklarının haczi mümkün hale gelmektedir.

Türk Borçlar Kanunu'nun "Ücretin Korunması" başlıklı 407. maddesi;

"İşveren, işçiden olan alacağı ile ücret borcunu işçinin rızası olmadıkça takas edemez. Ancak, işçinin kasten sebebiyet verdiği yargı kararıyla sabit bir zarardan doğan alacaklar, ücretin haczedilebilir kısmı kadar takas edilebilir."

4857 sayılı İş Kanunu'nun "Ücretin saklı kısmı" başlıklı 35. maddesi;

"İşçilerin aylık ücretlerinin dörtte birinden fazlası haczedilemez veya başkasına devir ve temlik olunamaz. Ancak, işçinin bakmak zorunda olduğu aile üyeleri için hakim tarafından takdir edilecek miktar bu paraya dahil değildir. Nafaka borcu alacaklılarının hakları saklıdır."

İcra ve İflas Kanunu'nun "Kısmen haczi caiz olan şeyler" başlıklı 83. maddesi ;

"Maaşlar, tahsisat ve her nevi ücretler, intifa hakları ve hasılatı, ilama müstenit olmayan nafakalar, tekaüt maaşları, sigortalar veya tekaüt sandıkları tarafından tahsis edilen iratlar, borçlu ve ailesinin geçinmeleri için icra memurunca lüzumlu olarak takdir edilen miktar tenzil edildikten sonra haczolunabilir.

Ancak haczolunacak miktar bunların dörtte birinden az olamaz. Birden fazla haciz var ise sıraya konur. Sırada önde olan haczin kesintisi bitmedikçe
sonraki haciz için kesintiye geçilemez."


Hükümleri karşısında icra dairesinin kararının usul ve yasaya aykırı olduğu düşüncesindeyim. Kafama takılan tek soru birikmiş maaş alacağının adi alacağa dönüşüp, dönüşmeyeceği hususudur.

İcra mahkemesine dava açmaya hazırlanıyorum ama konu hakkında Yargıtay Kararı bulamadım. Konu hakkında bilgi sahibi olan meslektaşlarımdan varsa Yargıtay Kararları ile birlikte cevap vermelerini rica ederim. İyi çalışmalar dilerim. Saygılarımla,