Mesajı Okuyun
Old 26-05-2021, 14:14   #4
Yücel Kocabaş

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Meltem ERTÜRK
1-nolu bentte dediğiniz gibi mahkeme ara kararında tüketici sıfatı ile görmeye devam edecek. görevsizlik verilebilse idi(orda tüketici olması halinde mesela) o arada görevli mahkemeye göndermeden önce arabuulculuğa gidebilecektik. Bu durumda da mahkeme ara kararında arabuluculuğa başvurmak için süre vermesi gerekmez mi? zira belki de alacaklı kötüniyetli, o galerici-tüketici ilişkisine dayanmayıp borç verdim diyecek, bu durumda doğrudan asliye hukuk görevli olup arabuluculuk da ihtiyari olacak..

Yine 4-nolu bentte dediğiniz "..hacizler kalkmaz..." meselesi.. Bir dosyamda alacağı depo edip teminatı da yatırınca konulan hacizleri kaldırdılar. Bu yer icra müdürü ile de görüştüm kaldırılır dedi, pek çok yargıtay kararı da aşkın haciz olacağından kaldırılmalı demekte. Ancak sizin gibi bir kaç üstad daha kalkmaz dediği için korku sardı..

Ben neticede izah ettiğim gibi ve ispat yükü alacaklıda olduğu için ve borcun kaynağı olarak belki de başka bir isnatta bulunabileceklerinden dolayı asliyede arabuluculuk yapmadan hızlıca tedbir almak durumundayım sanırım.. Zira müvekkile aşkın haciz yapılarak 75 bin TL lik alacak için yaklaşık 900.000 TL lik haciz işlemi yapılmış ve yakalama tehdidi var

1.) Görevsizlik halinde arabuluculuğa gitme konusunda yasa herhangi bir istisna tanımamıştır. Yargıtay 17.HD.si 04.02.20121 T. 2020/3187 E. 2021/762 K. sayılı kararında " görevsizlik kararının kesinleşip görevli mahkemenin esasına kayıt aşamasında arabulucuya başvurulabileceğini kabul ederek yasaya istisna getirmiştir. Sizin olayda, hakim ara kararı ile davaya devam edeceğinden ,başvuruya müsait bir aşama mevcut değildir. Bu yönden hakimden ara kararı ile birlikte arabulucuya başvuru için süre talep edilmesi ve verilmesi makul ve mantıki olur.Ama bu bir temenniden ibarettir. Gerçekleşip gerçekleşmeyeceği belli olmadığından bence , karşı tarafın savunması belli olduktan sonra ara kararına kadar veya en iyisi davanın başında arabulucuya gitmek daha garanti olur.

2.) İİK.nun 72 maddesi açıkca "haczin durdurulmasından" söz etmektedir. Bu sözcüğü " haczin kaldırılması" olarak anlamak ne derecede doğru olur ? Aşkın haciz ise menfi tespit yönteminin dışında kalan bir konudur. Aşkın haciz iddiasının ihtiyati tedbir yolu ile çözümlenemeyeceği kanısındayım. Aşkın haciz konusunda 7 günlük süresi içinde şikayet yoluna gidilebilir. Diye düşünüyorum.